
Görmeyeli epey oldu, değil mi? Magazin dünyasının belki de en çok konuşulan, en çok merak edilen 'acaba'sına nihai bir yanıt geldi. Hem de işin tam da merkezinden, Hakan Sabancı'nın kendisinden.
Şöyle bir düşünün: Sosyal medyada, televizyon kanallarında, gazetelerin üçüncü sayfalarında haftalardır dönen o meşhur dedikodu. İşte, o artık resmen tarih oldu. Sabancı, Hande Erçel'le aralarında romantik bir ilişki olduğu iddialarını sonunda temize çekti. Ve beklediğiniz cevap, muhtemelen tahmin ettiğiniz gibi değil.
"Hande ile aramızda çok değerli, çok özel bir dostluk var" diyor Hakan Sabancı ve ekliyor: "Ancak bu dostluğun ötesinde herhangi bir şey olduğu iddiası, tamamen gerçek dışı. Biz sadece iyi arkadaşız." Kulağa oldukça net geliyor, değil mi? İşte bu netlik, kafalarda dönen onlarca soru işaretini bir anda silip attı.
Peki, bütün bu dedikodular nereden çıktı? Hakan Sabancı, bu noktada oldukça anlayışlı bir tavır sergiliyor. "Medyanın ve kamuoyunun ilgisi elbette yoğun oluyor" diye konuşuyor ve şunları söylüyor: "İki ünlü ismi bir arada görmek, insanların hayal gücünü harekete geçirebiliyor. Bunu anlayışla karşılıyorum. Fakat gerçekler, söylentilerden çok daha farklı."
Dostluklarının Arkasındaki Gerçek Hikaye
İkiliyi bir araya getiren şey neydi peki? Ortak bir proje mi, yoksa tesadüfi bir tanışma mı? Sabancı, bu soruya da samimi bir yanıt veriyor. Uzun süredir birbirlerini tanıdıklarını ve aileleri dahil olmak üzere yakın bir çevreleri olduğunu belirtiyor. Yani ortada gizemli bir buluşma falan yok; karşılıklı saygı ve sevgiye dayanan, yıllara yayılan sıradan bir arkadaşlık hikayesi.
Hande Erçel'in tarafında da durum pek farklı değil. Oyuncu, bu konuda herhangi bir açıklama yapmamayı tercih etse de, çevresindeki kaynaklar onun da aynı şekilde düşündüğünü ve bu tür spekülasyonlara kulak asmadığını söylüyor. Anlayacağınız, iki taraf da aynı sayfada.
Peki Ya Sosyal Medya?
İnstagram'da atılan like'lar, yorumlar, belki de bir iki göz kırpan fotoğraf... Tüm bunlar, dedikodu ateşini körükleyen kıvılcımlar oldu. Hakan Sabancı, sosyal medya paylaşımlarının yanlış yorumlandığını söylerken, "Sosyal medya, gerçek hayatın kurgulanmış bir yansımasından ibaret. Orada gördükleriniz her zaman gerçeğin ta kendisi olmayabilir" uyarısını yapmayı da ihmal etmiyor. Haklı olabilir mi? Kesinlikle.
Sonuç olarak, magazin dünyasının belki de en çok konuşulan 'aşk' hikayesi, aslında hiçbir zaman var olmamış. Yerini, iki başarılı insan arasındaki sıcak ve samimi bir dostluğa bıraktı. Bir dahaki sefere benzer bir dedikodu çıktığında, belki de hemen inanmadan önce bir kere daha düşünmek gerekecek. Ne dersiniz?