Bir düşünün: Her seferinde aynı senaryo. Başlangıçta her şey harika, sonra yavaş yavaş o bildik his geliyor—tıpkı eski bir şarkının nakaratı gibi. Neden mi? Belki de farkında olmadan aynı duygusal tuzaklara düşüyorsunuz.
Bilinçaltınızın Oyunları
Çocukluğunuzda öğrendiğiniz ilişki şablonları—farkında olmadan—yetişkin hayatınızı yönetiyor olabilir. Mesela, ebeveynleriniz arasındaki çatışmalı ilişkiyi 'normal' sanıyorsanız, bilin ki beyniniz bunu otomatik olarak arıyor. İşin ilginci, bunu yaparken size haber bile vermiyor!
Şu cümle tanıdık geldi mi: "Neden hep beni ihmal eden insanlara aşık oluyorum?" Cevap basit: Çünkü ihmal, size 'tanıdık' geliyor. Tanıdık olan—ne kadar acı verici olsa da—rahat hissettiriyor. Korkunç bir paradoks, değil mi?
Kırılması Gereken 3 Zincir
- Kendini Sabote Etme: "Zaten bu ilişki de bitecek" diye düşünüyorsanız, bilin ki bu bir kehanet değil, kendini gerçekleştiren bir kehanet.
- Aşırı Fedakarlık: Sürekli veren taraf olmak? Bu bir ilişki değil, tek taraflı bir gösteri.
- Partner Seçim Körlüğü: Her seferinde 'farklı' biri bulduğunuzu sanıyorsunuz ama aslında aynı kişinin farklı versiyonlarını seçiyorsunuz.
Peki ya çözüm? Önce kendinizle yüzleşin. Evet, acıtacak. Ama şu soruyu sormaktan kaçmayın: "Gerçekten sağlıklı bir ilişkiyi kaldırabilir miyim?" Çünkü bazılarımız—itiraf edelim—dram olmadan ilişkiyi 'sıkıcı' buluyor.
Değişim İçin Küçük Ama Etkili Adımlar
İşte size denenmiş bir yöntem: Sonraki ilişkinizde bilinçli olarak tam zıttını yapın. Hep uzak durduğunuz tipte biriyle çıkın. Korkunç gelebilir ama—sürpriz!—belki de ihtiyacınız olan tam da bu.
Unutmayın: İlişkiler bir ayna gibidir. Size kendinizi gösterirler. Ve kimse—özellikle de aynı hataları tekrar tekrar yapanlar—çarpık aynalarda kendini görmekten hoşlanmaz.
