Bazı insanların tuhaf takıntıları vardır, değil mi? Kimi yüksek sesle çalışan saate tahammül edemez, kimi de belirli takılardan... İşte tam da böyle bir hikaye bu. Hem de öyle sıradan bir takı nefreti değil, neredeyse fobi seviyesinde bir inci kolye düşmanlığı.
Düşünsenize, ofiste çalıştığınız patronunuz sırf boynunuzda inci kolye var diye sizinle konuşmayı reddediyor. Evet, inanması güç ama gerçekten böyle biri var. Hayatını inci kolyelerden nefret ederek geçirmiş, onu takan kadınlarla iletişim kurmayı kesinlikle reddeden bir iş adamı.
İşe Geliş ve Şok
O gün her şey normal başlamıştı aslında. Ofiste herkes işinin başındaydı, sabah kahveleri yeni yudumlanıyordu. Ta ki patronun sekreteri içeri girip masasına geçene kadar. İşte o an her şey değişti.
Patron, sekreterinin boynunda parıldayan o inci kolyeyi görür görmez donakaldı. Yüzündeki ifade önce şaşkınlık, sonra öfkeye dönüştü. Sanki dünyanın en büyük ihanetine uğramış gibiydi. "Nasıl yaparsın?" dercesine bakıyordu.
"Eve Dön!" Emri
Ortam gerilmişti iyice. Patron ayağa kalktı, sekreterine doğru birkaç adım attı ve hiç tereddüt etmeden şu emri verdi: "Lütfen eve dön. Bugün ofiste çalışamazsın."
Sekreter şoktaydı tabii. Ne olduğunu anlayamadan, sırf taktığı kolye yüzünden işten eve gönderiliyordu. Oysa o kolye, belki de en sevdiği takıydı, belki bir anısı vardı, kim bilir?
Ofisteki diğer çalışanların yüz ifadelerini tahmin edebilirsiniz. Kimisi şaşkın, kimisi üzgün, kimisi de bu absürt duruma gülmemek için kendini zor tutuyordu. İnsan düşünmeden edemiyor - gerçekten bir kolye yüzünden bir çalışan eve mi gönderilir?
Takıntının Arkasındaki Neden
Peki neden? Neden bir insan inci kolyelerden bu kadar nefret eder? Belki geçmişte yaşanmış kötü bir anı, belki bir travma... Kim bilir, belki de çocukken inci kolye takan sert bir öğretmeni vardı. Ya da belki sadece estetik bir tercih meselesi değildi bu.
Bazı insanların belirli nesnelere karşı bu tür güçlü tepkiler geliştirdiğini biliyoruz. Ama iş hayatında bu tür kişisel takıntıların sınırları nerede başlıyor? Burada asıl soru bu bence.
İşverenlerin kişisel tercihleri çalışanları bu kadar etkilemeli mi? Hele ki zararsız bir takı yüzünden...
Sonuçları ve Düşündürdükleri
Bu olay aslında iş yerlerindeki kişisel sınırlar ve profesyonellik üzerine düşündürüyor insanı. Herkesin tuhaf alışkanlıkları, takıntıları olabilir elbette. Ama bunları çalışanlara dayatmak ne kadar doğru?
Sekreter o gün evine döndü, ama hikaye ofiste konuşulmaya devam etti. Kimileri patronun bu davranışını onaylamazken, kimileri de "İş yerinde patronun kuralları geçerlidir" diye düşündü.
Peki siz ne düşünüyorsunuz? Bir patron çalışanının taktığı takı yüzünden onu eve gönderebilir mi? Yoksa bu, kişisel özgürlüklere yapılmış bir müdahale mi? Cevabı herkes kendi içinde bulacak galiba.
Bir gerçek var ki, o ofiste artık hiç kimse inci kolye takmıyor. Kimse patronun tepkisini tekrar görmek istemiyor çünkü. İşte böyle, bazen en tuhaf kurallar bile sessizce kabulleniliyor.