Gözyaşları sel olup aktı, kameralar kaydetti o anları. Meyra'nın yüzündeki o buruk ifade, içinde kopan fırtınayı anlatır gibiydi adeta. Selim ise... ah Selim, tam bir çıkmazın eşiğinde gibi görünüyordu.
Kim derdi ki bu 'mükemmel' görünen aşkın arkasında böyle hikayeler yatıyor? İnsan bazen en mutlu anında bile yalnız kalabilir işte. Meyra'nın yaşadığı da buydu - kalabalıklar içinde tek başına kalmak.
O Anlar Kameralara Böyle Yansıdı
Bir anda her şey değişiverdi. Mekanın ışıkları, insanların kahkahaları, müziğin ritmi... Hepsi silinip gitti. Geriye kalan sadece iki yürek ve aralarındaki o görünmez mesafe.
Meyra'nın gözlerindeki yaşlar, belki de söyleyemediği onca sözün tercümanıydı. İnsan bazen kelimelerle ifade edemez ya, işte öyle bir andı. Selim'in tepkisi ise herkesi şaşırttı doğrusu.
Seven İnsan Böyle Mi Davranır?
Bazı anlar vardır, ilişkinin gerçek yüzünü gösterir. Bu da onlardan biriydi işte. Selim'in o anda Meyra'yı yalnız bırakışı, belki de aralarındaki tüm bağları sorgulatacak cinstendi.
Peki ya sonra? Sonrası malum - sosyal medya krizi! Herkes bir yorum peşinde, kimileri savunuyor Selim'i, kimileri Meyra'ya hak veriyor. Ortada kocaman bir soru işareti: Bu ilişki yoluna devam edebilecek mi?
Şahsen düşünüyorum da, aşk dediğin nedir ki? İyi günde, kötü günde birlikte olmak değil midir? Oysa kötü gün yüzünü gösterdiğinde, Selim ortalarda yoktu. Acı ama gerçek.
Meyra'nın o anki halini görünce insanın içi sızlıyor doğrusu. Kim bilir belki de biz sadece buzdağının görünen kısmını izliyoruzdur. Perde arkasında çok daha farklı hikayeler vardır mutlaka.
Bir ilişkiyi yargılamak kolay da, anlamak zor işte. Herkes kendi penceresinden bakıyor olaya. Ama şu var ki gözyaşları yalan söylemez - Meyra'nkiler de öyleydi işte, tertemiz ve yürekten.
