Bir anda kayboluvermişti. Sosyal medya hesaplarında bir sessizlik perdesi inmiş, takipçileri merak içinde kalmıştı. Neredeydi Zeynep Tuğçe Bayat? İşte o sorulara yanıt nihayet geldi.
Cansel Elçin'in eşi, Instagram üzerinden yaptığı samimi paylaşımla gönülleri fethetti. Ama bu seferki biraz farklıydı - bir veda değil belki, ama bir mola mesajıydı adeta.
Sosyal Medyadan Çekilme Kararı
"Arkadaşlarım beni affetsin," diye başladı söze Bayat. O anlık bir karar değildi bu aslında. Zihninde uzun süredir dönen düşüncelerin nihayet ete kemiğe bürünmüş haliydi. Sosyal medyanın o bitmek bilmeyen akışından, sürekli paylaşım baskısından bir nefes almak istiyordu.
Kim demiş herkesin her anını paylaşması gerektiğini? İşte tam da bu düşünceydi onu harekete geçiren. Bazen en güzel anlar, paylaşılmayan anlardır çünkü.
Takipçilere Samimi Uyarılar
Peki neydi bu uyarılar? Bayat'ın takipçilerine seslenirkenki tonu oldukça içtendi. Sosyal medyanın gerçek hayat olmadığını, kıyaslamaların insanı mutsuz ettiğini vurguladı. "Siz de kendinize zaman ayırın," dedi adeta fısıldarcasına.
Şu cümleler özellikle dikkat çekiciydi: "Her şey göründüğü gibi olmayabilir. Paylaştıklarımız hayatımızın sadece küçük bir kısmı." Ne kadar da doğru değil mi? Kimse mutsuz anlarını filtrelerle süsleyip paylaşmıyor sonuçta.
Dostlarından Özür Diledi
Belki de en dokunaklı kısmı buydu. "Arkadaşlarımdan özür dilerim," diyerek samimiyetini bir kez daha gösterdi. Çünkü biliyordu ki bu kararı, sadece kendisi için değil çevresindekiler için de bir değişiklikti.
Telefonları açmayacak, mesajlara hemen dönmeyecekti belki. Ama bu onları sevmediği anlamına gelmiyordu elbette. Tam tersine - gerçek ilişkileri daha değerli kılmak için bir adımdı bu.
Kim bilir, belki de hepimizin böyle molalara ihtiyacı var. Sürekli bağlı olmanın dayanılmaz ağırlığından kurtulup kendimizle baş başa kalmak... Zeynep Tuğçe Bayat'ın yaptığı da buydu işte.
Peki ya siz? Hiç düşündünüz mü böyle bir mola vermeyi? Belki de en doğrusu, arada bir sosyal medyadan uzaklaşıp gerçek hayatla yakınlaşmaktır. Tıpkı Bayat'ın yapmaya çalıştığı gibi.
