Dünya ısınırken, şirketlerin de sorumluluk alması artık bir tercih değil, zorunluluk. Tam da bu noktada, Türkiye'nin dev gıda markalarından Pınar Et, adeta bir greenwashing değil, gerçek bir dönüşüm vaat ediyor. Açıkladıkları 'Sürdürülebilirlik Yol Haritası' ile 2030 yılına kadar köklü adımlar atmayı planlıyorlar. Hem de öyle hafife alınacak hedefler değil.
Peki nedir bu hedefler? İşte karşınızda, Pınar Et'in önümüzdeki 7 yılını şekillendirecek o 7 maddelik iddialı plan:
- Karbon Ayak İzinde Keskin Düşüş: Doğrudan ve dolaylı sera gazı emisyonlarında (kapsam 1 ve 2) %25'lik bir azalma. Bu, fabrikalarındaki enerji kullanımından lojistiğe kadar her şeyi kapsıyor.
- Su Tüketiminde Tasarruf Hamlesi: Su stresinin arttığı bir dönemde, üretimde kullanılan su miktarını %20 oranında düşürmeyi hedefliyorlar. Kaynakları korumak için ciddi bir taahhüt.
- Atık Yönetiminde Sıfır Tolerans: Düzenli depolama sahalarına giden atık miktarını yarı yarıya, yani %50 azaltmak. Geri dönüşüm ve yeniden kullanım anahtar kelimeler olacak.
- Ambalajda Devrim: Tüketiciye ulaşan ürün ambalajlarının tamamını ya geri dönüştürülmüş, ya da yeniden dönüştürülebilir malzemeden üretmek. Plastik kullanımını minimize etmek için büyük bir adım.
- Tedarik Zincirinde Şeffaflık ve Sürdürülebilirlik: Hayvan refahından çevresel etkilere kadar, tedarikçilerini de bu dönüşümün bir parçası yapmak. Sorumlu bir tedarik zinciri oluşturma sözü.
- Toplumsal Katkı Projeleri: Sadece çevreyle değil, toplumla da ilişkilerini güçlendirecek eğitim ve sağlık projelerine imza atmak.
- Çalışanlar için Daha İyi Bir Yaşam: Çalışanlarının refahını, güvenliğini ve gelişimini ön planda tutan bir iş yeri kültürü oluşturmak.
Yaşar Topluluğu'nun bu hamlesi, aslında tüm sektör için bir mesaj niteliğinde: "Artık iş yapış şekillerimizi değiştirme vakti geldi." Pınar Et'in Üst Yöneticisi (CEO) Zeki Zorlu'nun da altını çizdiği gibi, bu sadece bir maliyet kalemi değil, geleceğe yapılan uzun vadeli ve akıllı bir yatırım. Zorlu, "Sürdürülebilirliği, iş stratejimizin merkezine yerleştiriyoruz" diyerek taahhütlerinin ciddiyetini vurguluyor.
Peki Bu Hedeflere Nasıl Ulaşacaklar?
İşin en can alıcı kısmı burası. Bu hedefler havada kalmayacak. Şirket, enerji verimliliği projelerine hız verecek, yenilenebilir enerji kaynaklarına yönelecek ve su yönetiminde en ileri teknolojileri kullanacak. Yatırımlar, sadece kâr için değil, aynı zamanda gezegen ve insan için de yapılacak. Bu da tüketici nezdinde marka değerini artıracak bir hamle olarak görülüyor.
Kısacası, Pınar Et sadece et üretmiyor; aynı zamanda daha yaşanabilir bir yarın inşa etmek için ciddi bir taahhütte bulunuyor. Umarız bu hedefler kağıt üzerinde kalmaz ve diğer şirketlere de örnek olur. Çünkü gerçekten sürdürülebilir bir gelecek için herkesin üzerine düşeni yapması şart.
