Buca'da İşçilerin Direnişi Sürüyor: İşgal Eylemi 5. Gününde!
Buca'da İşçi Direnişi: İşgal Eylemi 5. Gününde

Beş gün oldu, tam beş gün! Buca'da bir grup işçi, adeta bir çınar gibi kök saldıkları işyerlerinden çıkmaya niyetli değil. Haklarını aramak, daha iyi çalışma koşulları için seslerini duyurmak adına başlattıkları işgal eylemi, tüm hızıyla devam ediyor.

Olay yeri, Buca'nın göbeğindeki bir işyeri. İçeridekiler yorgun ama bir o kadar da kararlı. Dışarıdakiler ise hem meraklı hem de endişeli. Eylem, beklenenden çok daha uzun sürdü – kimse bu kadar dirayetli olacaklarını tahmin edememişti doğrusu.

Peki Neden?

Sebep aslında oldukça basit: İnsanca yaşamak. Sendika temsilcileri, yönetimin kendileriyle yapıcı bir diyaloğa girmekten kaçındığını, adeta görmezden geldiklerini söylüyor. Ücretler, çalışma saatleri, güvenlik... Hepsi masaya yatırılması gereken konular. İşçiler ise artık yeter diyor.

“Biz buradayız ve buradan çıkmıyoruz!” Bu, içeriden yükselen ortak bir ses. Her biri, ailesi için, onuru için, geleceği için orada. Bu, sıradan bir protesto değil; bu, bir varoluş mücadelesi.

Beş Günün Özeti

  • Gün 1: Eylem başladı. İşyerine girildi ve çıkılmayacağı duyuruldu. Her şey sakin başladı.
  • Gün 2: Yönetimden ilk açıklama geldi ama işçileri tatmin etmekten oldukça uzaktı.
  • Gün 3: Sendika yetkilileri devreye girdi. Görüşmeler yapıldı ancak sonuç alınamadı.
  • Gün 4: Dayanışma ziyaretleri arttı. Diğer işçi sendikalarından destek mesajları yağmaya başladı.
  • Gün 5 (Bugün): İşçiler hâlâ içeride. Kararlılıklarından en ufak bir taviz vermiş değiller. “Ya haklarımızı alırız, ya da buradan çıkmayız” diyorlar.

Dışarıda ise polis mensupları nöbet tutuyor. Olaylar sıcak bir çatışmaya dönüşmeden, herhangi bir şiddet olayı yaşanmadan çözülmesi en büyük temenni. Yetkililer, diyaloğun hâlâ açık olduğunu belirtse de, somut bir adım atıldığı söylenemez.

Peki sonra ne olacak? Kimse kesin bir şey söyleyemiyor. Belki yarın, belki öbür gün bir anlaşma sağlanır. Ya da belki de bu direniş daha da büyüyerek sürer. Buca’daki bu küçük işyeri, aslında Türkiye’nin dört bir yanındaki emekçilerin sesi olmaya aday. İnsan hakları, emek, onur... Tüm bu kavramlar Buca'da yeniden hayat buluyor. Gözler orada, çünkü sonuç hepimizi ilgilendiriyor.