Katmandu sokakları dün gece bir daha görmek istemeyeceğimiz manzaralara sahne oldu. Barışçıl başlayan gösteriler, kimilerine göre hükümet yanlılarının kışkırtmasıyla hızla kontrolden çıktı. Ve ne yazık ki 25 cana mal oldu bu kaos.
Olaylar aslında basit bir talepten patlak verdi: Muhalefet, halkın desteğini yitirdiğini iddia ettiği mevcut iktidarın derhal erken seçime gitmesini istiyordu. Haklılar mı? Eh, sokaktaki insanın öfkesine bakılırsa evet. Ama işler hiç de basit değil.
Öfke Alevi Nepal'i Sarıyor
Polis, göstericilere biber gazı ve sert müdahale ile karşılık verdi. Paniğe kapılan kalabalıkta izdiham çıktı. İnsanlar nefes alamadı, ezildi, hayatını kaybetti. Acımasız bir domino etkisiydi adeta.
Yetkililer – her zamanki gibi – olayları ‘kontrol altına almaya çalıştıklarını’ söylüyor. Ama kimse 25 cenazenin ardından bu açıklamaları duymak istemiyor. Halkın sabrı tükenmiş durumda.
Peki Ya Sonrası?
Uluslararası toplum sessiz. Belki de Nepal’in uzak coğrafyası yüzünden. Ama unutmayalım: Demokrasi talebiyle sokağa çıkan insanların ölümü, hepimizin meselesi olmalı.
Şimdi gözler hükümette: Ya istifa ya da daha fazla kan. Seçim mi, şiddet mi? Nepal’in geleceği bu ikilemin cevabında gizli.
