İspanya'nın tartışmasız en renkli siyasi figürlerinden Pedro Sánchez, bugünlerde yine gündemi sallıyor. Hem de Ortadoğu'daki kanlı çatışmalara dair cesurca açıklamalarıyla.
Şöyle diyor Sánchez, neredeyse her karesinden acı fışkıran Gazze görüntülerine atıfta bulunarak: "İnsanlık adına kaygılanmamak mümkün değil. İspanyol halkının tepkisi ise tamamen insani—ve bence son derece haklı."
Halk Duyarlı, Lider Arkada
Madrid'den Barselona'ya, Valencia'dan Sevilla'ya; meydanlar son haftalarda Filistin'e destek için dolup taşıyor. Pankartlar, sloganlar, barış çığlıkları... Sánchez de tam olarak bu noktada devreye giriyor:
"Vatandaşlarımızın adalet arayışından, şiddete hayır çığlığından gurur duyuyorum."
Bu cümleler sıradan bir siyasi destek değil. Aksine, Avrupa'da giderek yükselen bir sesin—İsrail politikalarını açıktan eleştirme cesareti gösteren bir sesin—tezahürü.
Uluslararası Çağrı: Yeter Artık!
Sánchez'in söylemleri sadece iç politikaya yönelik değil. Birleşmiş Milletler ve Avrupa Birliği'ne de açık mesajlar içeriyor:
- İnsani yardımlar derhal serbest bırakılmalı
- Sivil kayıpların önüne geçilmeli
- Kalıcı ateşkes için diplomatik kanallar zorlanmalı
"Artık yeter" diyor İspanyol lider, "Bu kısır döngü durmalı."
Ve ekliyor, neredeyse iç geçirerek: "Kimse bombaların gölgesinde yaşamayı hak etmiyor."
