Gökyüzü adeta boşaldı. Öyle bir yağdı ki, sanki bütün bulutlar bir anda yırtılmıştı. İstanbul'da öğle saatlerinde başlayan sağanak, kenti bir anda su altında bıraktı. Cadde ve sokaklar derhal nehre dönüştü - insanlar şaşkın, araçlar çaresiz.
Büyükçekmece'de durum vahimdi. Sular o kadar hızlı yükseldi ki, insanlar adeta ne olduğunu anlayamadı. Bir bakmışsın araban sürükleniyor, bir bakmışsın dükkanın suyla dolmuş. Mahalle sakinleri "Böylesini görmedik" diye hayıflanıyor.
Bursa'da Trafik Kilitlendi
Bursa'da işler karıştı resmen. Ana arterlerde su seviyesi metreleri bulunca, trafik tamamen durma noktasına geldi. Otobüsler yolda kaldı, minibüsler suyun içinde mahsur - kimse nereye gideceğini şaşırdı.
Kocaeli ve Sakarya'da da durum farklı değil. Dereler taştı, yollar kapandı, evlere su girdi. İtfaiye ekipleri neredeyse nefes alamıyor, bir müdahaleden diğerine koşturuyorlar.
Uyarılar Dikkate Alınmadı mı?
Meteoroloji aslında uyarmıştı ama kimse bu kadarını beklemiyordu herhalde. Şimdi herkes "Keşke" diyor. Keşke tedbiri elden bırakmasaydık, keşke araçları uygun yerlere park etseydik...
İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin ekipleri gece boyunca çalıştı. Yolları açmaya, suyu tahliye etmeye uğraştılar. Ama yağışın şiddeti karşısında bazen yetersiz kalındığını itiraf etmek gerekiyor.
Bu tür ani sağanaklar artık sıradan hale gelmeye başladı. İklim değişikliği derler ya, işte tam da onun somut göstergesi. Şehirlerimiz bu yoğun yağışlara hazırlıklı değil maalesef.
Yarın yine benzer yağışlar bekleniyor. Uzmanlar vatandaşları tedbirli olmaya çağırıyor. Mecbur kalmadıkça dışarı çıkmayın, alt geçitlerden uzak durun, kapalı otoparklara araç bırakmayın diye tembihliyorlar.
Doğa bir kez daha gücünü gösterdi. Geriye temizlik ve hasar tespiti kalacak - hem maddi hem manevi.