Alev Kuşağında 3 Bin Kahraman: Orman Yangınlarıyla Mücadelede Destan Yazıyorlar!
Alev kuşağında 3 bin kahramanın destansı mücadelesi

Güneşin kavurucu sıcağı altında, toprak adeta alev alıyor. Türkiye'nin ciğerleri yanarken, bir avuç kahraman ter döküyor. Kimisi belki babasının tarlasını kurtarıyor, kimisi çocukluğunun geçtiği ormanlar için canını dişine takıyor.

Gece gündüz demeden çalışıyorlar

Sabahın ilk ışıklarıyla başlayan mücadele, gecenin karanlığına kadar sürüyor. 3 bin kişilik ekip - evet, tam 3 bin fedakar insan - adeta bir insan zinciri oluşturmuş durumda. Arazözler, dozerler, uçaklar... Hepsi bir senfoni gibi uyum içinde çalışıyor.

"Yangın söndürme işi sadece su püskürtmek değil" diyor bir ekip lideri, yüzündeki is lekeleriyle. "Strateji, sabır ve biraz da delilik gerekiyor."

Zorlu koşullar, büyük fedakarlıklar

  • 40 dereceyi aşan sıcaklar
  • Nefes kesen duman altında çalışma
  • Uykuyu, yemeği unutmuş ekipler
  • Yanan alanların yeniden yeşillendirilmesi için hazırlıklar

Ve o an... Alevlerin arasından çıkan tilki yavrusunu kucağına alan itfaiyeci fotoğrafı, her şeyi özetliyor aslında. Mücadelenin sadece ağaçlar için değil, tüm ekosistem için verildiğini hatırlatıyor.

Uzmanlar, iklim değişikliğinin yangın sezonunu uzattığını belirtiyor. "Eskiden temmuz-ağustos derdik, şimdi mayıstan ekime kadar tedbirli olmalıyız" diye ekliyorlar. Peki ya biz? Biz ne yapıyoruz? En azından ormanlık alanlarda ateş yakmamak, cam kırıklarına dikkat etmek gibi küçük önlemlerle onlara destek olabiliriz.