Trump: Uyuşturucu Teknelerinin Üssünü İki Gece Önce Yıktık
Trump'tan Uyuşturucu Üssünü Vurduk Açıklaması

ABD Başkanı Donald Trump, Güney Amerika'da faaliyet gösterdiği iddia edilen bir uyuşturucu kaçakçılığı ağına yönelik askeri bir operasyon gerçekleştirildiğini duyurdu. Trump, uyuşturucu taşıdığı öne sürülen teknelerle bağlantılı olduğu belirtilen bir tesise saldırı düzenlendiğini ifade etti.

Trump'ın WABC Radyosu'ndaki Açıklamaları

WABC Radyosu'na konuşan ABD lideri, operasyona ilişkin detaylı bilgi vermekten kaçındı ancak önemli bir iddiada bulundu. Trump, "Okudunuz mu gördünüz mü bilmiyorum. Teknelerin geldiği büyük bir tesis var. İki gece önce onu yıktık. Onları çok sert vurduk" şeklinde konuştu. Bu açıklama, ABD ordusunun bölgedeki uyuşturucu kaçakçılığına yönelik mücadelesinde doğrudan hedefe yönelik bir eyleme işaret ediyor.

Eylülden Beri Devam Eden Operasyonlar ve İnsan Kaybı

ABD basınında yer alan haberlere göre, askeri operasyonlar çok daha geniş bir zaman dilimine yayılıyor. Eylül ayının başından bu yana, ABD ordusu tarafından Karayipler ve Doğu Pasifik'te uyuşturucu taşıdığı iddia edilen teknelere yönelik en az 26 saldırı gerçekleştirildi. Bu saldırılarda hayatını kaybedenlerin sayısı ise en az 104 kişi olarak rapor ediliyor.

Uluslararası Kamuoyunda 'Yargısız İnfaz' Tartışmaları

ABD askeri güçlerinin son dönemdeki bu tür operasyonları, uluslararası alanda ciddi tartışmalara yol açıyor. Özellikle uyuşturucu kaçakçılığı yaptıkları iddiasıyla Karayipler ve Pasifik Okyanusu'ndaki teknelerin hedef alınması ve içindeki kişilerin doğrudan vurulması, 'yargısız infaz' yapıldığı eleştirilerini beraberinde getiriyor. İnsan hakları örgütleri ve uluslararası hukuk uzmanları, bu tür eylemlerin hukuki dayanağını ve etik boyutunu sorguluyor.

Konuya ilişkin olarak, Trump'ın açıklamasının dışında henüz resmi bir ABD yetkilisinden detaylı bir açıklama gelmiş değil. Operasyonun tam konumu, hedefin niteliği ve ölümlerle ilgili kesin bilgiler kamuoyuyla paylaşılmadı. Gelişmeler, ABD'nin uyuşturucuyla mücadele stratejisinde daha agresif ve doğrudan askeri müdahalelere başvurup başvurmadığı sorusunu gündeme getiriyor.