New York'ta devam eden BM Genel Kurulu'nda bugün yaşananlar gerçekten düşündürücü. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın tüm dünyaya hitap edeceği o önemli konuşma sırasında birdenbire her şey altüst oldu.
Tam da Filistin meselesinin en kritik noktalarına gelindiğinde, salondaki Türkçe simultane çeviri aniden kesildi. Sessizlik mi? Hayır, daha kötüsü: İngilizce yayın devam ederken Türkçe çeviri yok oldu. Bu sadece basit bir teknik arıza olabilir miydi, yoksa arka planda başka hesaplar mı vardı?
Kasıtlı Engelleme İddiaları Güçleniyor
Diplomatik kaynaklar, olayın basit bir teknik sorun olmadığını düşünüyor. Hatta bazı yetkililer açıkça "kasıtlı sabotaj" ifadesini kullanmaktan çekinmiyor. Düşünsenize: Tam da Türkiye'nin bölgedeki barış çabalarını anlattığı kritik bir anda, dünya Türkçe dinleyemiyor.
Ortada ciddi bir iletişim kazası var gibi görünüyor - ama gerçekten kaza mı? BM yetkililerinin konuya ilişkin açıklama yapmaktan kaçınması da ayrıca merak uyandırıcı.
Tepkiler ve Sonuçları
Türk heyeti olayın hemen ardından resmi bir protesto notası hazırlığına başladı bile. Bu tür "teknik aksaklıkların" uluslararası diplomasi arenasında ne anlama geldiğini hepimiz biliyoruz aslında. Söz konusu Türkiye olunca, her detayın ayrı bir anlamı var.
Peki ya sonrası? BM'nin bu "garip" aksaklığı düzeltmek için ne yapacağı merak konusu. Türkiye'nin tepkisi ise oldukça net: "Bu tür engellemelere asla izin vermeyeceğiz" mesajı verildi.
Uluslararası ilişkilerde bazen mikrofonların susması, söylenenlerden daha fazlasını anlatır. Bugün New York'ta yaşananlar da bunun en son örneği oldu adeta.
