Emine Erdoğan'dan BM'de Çarpıcı Gazze Çıkışı: Dünya Liderlerine Sessizliklerini Kınaması Çağrısı
Emine Erdoğan BM'de Gazze'nin Sesi Oldu

New York'taki Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nda adeta tarihi bir an yaşandı. Emine Erdoğan, kürsüye çıktığı o an herkesi derinden etkileyecek bir konuşmaya imza attı. Gazze'de yaşanan insanlık dramını öyle bir anlattı ki, salondaki sessizlik her şeyi anlatıyordu.

"Buradan tüm dünyaya sesleniyorum" diye başladı sözlerine. Aslında bu sadece bir sesleniş değil, bir yakarıştı. Gazze'de yaşananları anlatırken sesindeki o titreme, gözlerindeki o ışık - insanın içini acıtıyordu doğrusu.

Uluslararası Topluma Sert Eleştiri

İsrail'in işlediği suçları tek tek sayarken, uluslararası toplumun sessizliğini de yerden yere vurdu. "Nasıl olur da insanlık bu kadar acıya seyirci kalır?" diye sorduğunda, salondaki herkes kendisiyle yüzleşmek zorunda kaldı. BM'nin kuruluş amacını hatırlattı, barışın sadece bir kelimeden ibaret olmadığını vurguladı.

Konuşmasının en çarpıcı yanlarından biri de - ki bunu söylemeden geçemeyeceğim - kadın ve çocukların maruz kaldığı vahşeti tüm detaylarıyla anlatmasıydı. Rakamların soğukluğundan çok, yaşanan acıların sıcaklığını hissettirdi dinleyicilere.

Türkiye'nin İnsani Yardım Çabaları

Türkiye'nin bölgeye yönelik insani yardım çalışmalarından da bahsetti tabii. Ama bunu övünmek için değil, "daha fazlasını yapmak zorunda olduğumuzu" vurgulamak için yaptı. Orada, o kürsüde sadece bir first lady değil, adeta bir insanlık elçisiydi.

Sonuç olarak şunu söyleyebilirim: Emine Erdoğan'ın bu konuşması, BM tarihinde unutulmayacak anlardan biri olarak kayıtlara geçti. Gazze'nin sesi gerçekten de o salonda yankılandı - hem de nasıl!