New York'taki Birleşmiş Milletler Genel Kurulu, bu yıl da dünya liderlerini ağırlarken, Türkiye'den gelen ses her zamanki gibi yankılandı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın kürsüdeki duruşu, adeta küresel arenada fırtınalar estirecek türdendi.
Konuşmasına dünyadaki adaletsizliklerden dem vurarak başlayan Erdoğan, "BM yapısının artık çağı yakalayamadığını" vurguladı. Şu cümleler dikkat çekiciydi: "Beş ülkenin veto yetkisiyle dünyayı yönettiği bir sistem sürdürülemez. Bu, modern zamanların en büyük demokrasi açığıdır."
Filistin Meselesinde Sert Çıkış
İsrail-Filistin meselesine geniş yer ayıran Cumhurbaşkanı, "Filistin halkının çektiği acılar insanlık vicdanında derin yaralar açıyor" ifadelerini kullandı. Uluslararası toplumu harekete geçmeye çağıran Erdoğan, "Sessiz kalmak suça ortak olmaktır" diyerek adeta isyan etti.
Kimilerine göre bu çıkış, diplomatik nezaketin sınırlarını zorluyordu ama Erdoğan bildiğini okumaya devam etti. "Bizim için insan hakları coğrafi sınır tanımaz" diyerek mesajını netleştirdi.
İklim ve Terörle Mücadele Vurgusu
İklim değişikliği konusunda da önemli uyarılarda bulunan Cumhurbaşkanı, "Dünya yangın yerine dönerken biz hâlâ politika yapıyorsak, burada bir yanlış var demektir" tespitini yaptı. Terörle mücadele konusundaki kararlılığını yineleyen Erdoğan, "Terörün dini, dili, milliyeti olmaz" diyerek küresel iş birliğinin önemine dikkat çekti.
Peki ya sonuç? Erdoğan'ın bu konuşması aslında Türkiye'nin küresel politikadaki yerini bir kez daha gösterdi. Dünya sahnesinde söz sahibi olmak isteyen bir ülkenin diplomasi anlayışını yansıtıyordu adeta.
Küresel finans sistemindeki adaletsizliklere de değinen Cumhurbaşkanı, "Gelişmekte olan ülkeler borç batağında boğulurken, zengin ülkelerin kayıtsız kalması kabul edilemez" eleştirisinde bulundu. Bu sözler, salondaki birçok delegeden alkış alırken, kimilerinin yüzündeki tedirgin ifade ise oldukça anlamlıydı.
Sonuç olarak, Erdoğan'ın BM'deki bu konuşması Türkiye'nin dış politikadaki etkin rolünü bir kez daha gözler önüne serdi. Dünya siyasetinde söz sahibi olmak isteyenlerin izlemesi gereken yolu adeta çizen bir konuşma oldu.
