
Tam da Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nun arefesinde, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'dan, adeta bir kartopunun çığa dönüşmesi gibi, dalga dalga yayılacak sözler geldi. Filistin davasına dair attığı imza niteliğindeki bu sözler, Türkiye'nin bu konudaki duruşunun ne denli sarsılmaz olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi.
Şöyle diyordu Erdoğan, o her zamanki kararlı duruşuyla: "Filistin için verdiğimiz mücadelede, tek bir geri adım dahi atmayacağız." Bu, sadece bir cümle değil, aynı zamanda bir milat, bir dönüm noktasıydı. Uluslararası arenada kim ne derse desin, Türkiye'nin Filistinli kardeşlerinin yanındaki tutumunun asla değişmeyeceğinin en net ifadesi.
Sosyal Medyada Fırtına
Bu tarihi çıkış, beklenildiği üzere sosyal medyada adeta bir sel oldu aktı. Twitter'da, Instagram'da, Facebook'ta binlerce kullanıcı, Başkan'ın bu sözlerini paylaşarak destek verdi. Hashtag'ler trend topic oldu, paylaşımların sayısı kısa sürede binleri, on binleri aştı. İnsanlar, bu duruşun arkasında olduklarını haykırdı adeta.
Kimileri için bu, uzun zamandır duyulmamış bir cesaret timsaliydi. Kimileri içinse, Türkiye'nin bölgedeki sorumluluğunun ve liderlik vasfının bir göstergesi. Kısacası, her kesimden yankı buldu bu sözler.
BM Zirvesi Öncesi Kritik Mesaj
Aslında Erdoğan'ın bu açıklamaları, BM Genel Kurulu gibi kritik bir uluslararası platform öncesinde atılmış çok önemli bir diplomatik hamleydi. Dünya liderlerinin bir araya geleceği bu zirvede, Türkiye'nin Filistin dosyasındaki pozisyonu şimdiden netleşmiş oldu. Bu, sadece içeride değil, dışarıya da verilmiş güçlü bir mesajdı.
Zira uluslararası ilişkilerde, özellikle de Ortadoğu'nun bu çetrefilli meselelerinde, zamanlama her şeydir. Erdoğan, tam da doğru zamanda, tam da doğru sözleri söyleyerek Türkiye'nin inisiyatifi elinde tuttuğunu bir kez daha gösterdi. Bu hamle, önümüzdeki günlerde yapılacak görüşmelerde de Türkiye'ye önemli bir manevra alanı sağlayacak gibi görünüyor.
Velhasıl, Ankara'dan yükselen bu ses, sadece bir açıklama olmanın çok ötesinde, bir düsturun, değişmez bir ilkenin teyidi oldu. Filistin davası, Türkiye'nin dış politikasında her daim önceliğini koruyacak. Geri adım? Mümkün değil.