Dünya basınının saygın yayınlarından Time'ın bu yılki kapağı, Orta Doğu siyasetinin en çok konuşulan ismini taşıyor: Binyamin Netanyahu. Evet, yanlış duymadınız. İsrail'in tartışmalı başbakanı, dergi tarafından 'Yılın Adamı' seçildi. Peki bu nasıl oldu?
Aslında işin arka planı oldukça karmaşık. Dergi yönetimi, bu kararı alırken Netanyahu'nun bölgede yarattığı dönüştürücü etkiye dikkat çekmek istemiş. Fakat bu seçim, uluslararası arenada adeta bir fırtına koparmaya yetti de arttı bile.
Küresel Tepkiler: Övgü mü, Eleştiri mi?
Bir yanda destekçileri... Diğer yanda ise yoğun eleştiriler. Time'ın bu kararı, dünya genelinde tam anlamıyla iki kutbu karşı karşıya getirdi. Kimileri bu seçimi 'gerçekçi bir değerlendirme' olarak yorumlarken, kimileri ise 'skandal' olarak nitelendirdi. Özellikle insan hakları örgütleri, bu kararın zamanlamasını oldukça sorunlu bulduklarını açıkladı.
— Ne de olsa Netanyahu, son aylarda Gazze'de yaşanan insani krizle ilgili uluslararası arenada en çok eleştiri alan liderlerden biri. Time'ın bu tavrı, birçok çevrede şaşkınlıkla karşılandı.
Derginin Savunması: Neden Netanyahu?
Time editörlerinin bu kararı alırken neyi düşündüklerini merak ediyorsunuz değil mi? Dergi yetkilileri, seçimlerini şu sözlerle savunuyor: "Netanyahu, dünya siyasetinde bu yılın en etkili ismiydi. Onun liderliği, bölgesel dengeleri kökten değiştirdi."
Fakat bu açıklama, eleştirileri azaltmak bir yana daha da artırdı. Birleşmiş Milletler yetkililerinden bazıları, dergiyi 'tarafgir' olmakla suçlarken, Arap ülkelerinin tepkisi ise oldukça sert oldu.
Türkiye'den Yansımalar: Ankara'nın Sessiz Çığlığı
Peki ya Türkiye? Dışişleri kaynakları, bu gelişmeyi 'ilginç' bulduklarını ancak resmi bir açıklama yapmayacaklarını belirtti. Fakat diplomasi çevrelerinden sızan bilgilere göre, Ankara'da bu durum hiç de hoş karşılanmamış.
— Sonuçta Türkiye ile İsrail arasındaki ilişkiler, son dönemde oldukça gergin seyrediyor. Time'ın bu hamlesi, iki ülke arasındaki diplomatik dengeleri yeniden düşünmeye itebilir.
Uzmanlara göre asıl mesele, medyanın gücünü nasıl kullandığı. Time gibi prestijli bir yayının böylesine tartışmalı bir ismi öne çıkarması, basın etiği açısından da sorgulanıyor. Acaba bu bir ödül mü, yoksa sadece gündemi yakalama çabası mı?
Netice itibarıyla... Time'ın bu cesur (ya da bazılarına göre pervasız) kararı, uluslararası diplomasi arenasında uzun süre konuşulacak gibi görünüyor. Netanyahu'nun bu unvanla nasıl bir siyaset izleyeceği ise hepimizin merakla beklediği bir soru işareti.
