Washington Post'un bugünkü manşeti gerçekten şaşırtıcıydı. Gazete, Donald Trump'ın -evet, o Donald Trump'ın- Filistin devleti olasılığını içeren bir barış planı üzerinde çalıştığını iddia ediyor. Bu, Trump'ın daha önceki sert söylemleriyle tamamen tezat oluşturan bir gelişme.
Peki ne değişti? İşte asıl soru bu. Washington Post'un iddiasına göre, Trump'ın ekibi İsrailliler ve Filistinliler arasında kalıcı bir çözüm arayışında. Planın detayları hâlâ net değil ama -inanması güç olsa da- Filistin devleti kapısının aralanabileceği konuşuluyor.
Beklenmedik Diplomatik Hamle
Trump'ın başkanlık döneminde İsrail-Filistin meselesine yaklaşımı oldukça netti: Kudüs'ü İsrail'in başkenti olarak tanımak, yerleşim birimlerini meşru görmek... Şimdi ise tamamen farklı bir tablo çiziliyor. Sanki eski Trump değil de bambaşka biri gelmiş gibi.
Gazetenin kaynakları, planın "sınırlı egemenlik" temelinde bir Filistin devleti öngerebileceğini söylüyor. Tabii bu noktada akla hemen şu soru geliyor: "Sınırlı egemenlik" tam olarak ne anlama geliyor? Savunma ve dış ilişkilerde İsrail'in söz hakkı mı olacak, yoksa bambaşka bir formül mü düşünülüyor?
Bölgedeki Tepkiler Nasıl Olacak?
İsrail'in aşırı sağcı hükümeti böyle bir plana nasıl tepki verir? Bu gerçekten merak konusu. Netanyahu'nun koalisyon ortakları zaten en ufak bir taviz verilmesine şiddetle karşı çıkıyorlar. Öte yandan Filistin tarafı da -haklı olarak- "sınırlı egemenlik" kavramına temkinli yaklaşıyor.
Ortadoğu diplomasisi bildiğiniz gibi inanılmaz derecede karmaşık. Her adım, her kelime özenle seçilmek zorunda. Trump'ın bu beklenmedik hamlesi bölgede şok etkisi yaratabilir. Ya da -daha olası bir ihtimalle- hiçbir zaman hayata geçmeyen bir başka "barış planı" olarak tarihteki yerini alabilir.
Şu anda elimizde sadece iddialar var. Resmi bir açıklama yok, detaylar net değil. Ama şunu söyleyebiliriz: Washington Post gibi ciddi bir gazetenin böyle bir haberi manşet yapması, en azından ciddi görüşmelerin yapıldığını gösteriyor.
Sonuç olarak, Trump'ın Filistin devleti kapısını aralayan bir plan üzerinde çalıştığı iddiası, Orta Doğu diplomasisinde yeni bir sayfa açabilir. Ya da belki de sadece seçim stratejisinin bir parçasıdır. Zaman gösterecek...
