
Gece karanlığı, Ege'nin soğuk sularında lastik bir botu saklamaya yetmemişti. Sahil Güvenlik Komutanlığı'nın radarı, Dikili açıklarında ilerleyen şüpheli bir aracı tespit ettiğinde, her şey çok hızlı oldu. Hava ve deniz unsurlarının koordineli hareketiyle başlatılan operasyon, adeta bir insan kaçakçılığı halkasını çökertmek içindi.
Ve öyle de oldu. Botun içinde, umuda yolculuk yaptığını sanan 107 düzensiz göçmen vardı. Hepsi -evet, hepsi- yakalandı. İçlerinde kadınlar, çocuklar... Kimi Sudan'dan, kimi Somali'den gelmişti. Soğuktan tir tir titreyen bedenler, battaniyelere sarıldı. Sağlık kontrolleri hızla yapıldı.
Operasyonun belki de en çarpıcı yanı, botu kullanan iki kişinin gözaltına alınmasıydı. İnsan kaçakçılığı yaparken suçüstü yakalanmışlardı. İşte o an, her şey netleşti. Bu, sıradan bir göç hareketi değil, organize bir suçtu.
Göçmenler, Dikili Sahil Güvenlik Komutanlığı'na götürüldü. İşlemler başladı. Kimlik tespitleri, ifadeler... Resmi prosedür işliyor. Sonrasında, yasal süreç onları bekliyor. Geri gönderme merkezlerine sevk edilecekler.
Bu olay, Ege Denizi'ndeki göç trafiğinin ne kadar tehlikeli ve acımasız olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi. İnsan kaçakçıları, umut tacirliği yapmaya devam ediyor. Ama Sahil Güvenlik'in gözü her zaman üzerlerinde. Fırtına gibi esiyorlar.