Ünlü komedyen ve oyuncu Ata Demirer, hayatındaki önemli dönüm noktalarından birini paylaşarak hayranlarını şaşırttı. Demirer, ilk kez gençlik yıllarında ziyaret ettiği Bozcaada'ya olan aşkını ve burada yaşamaya karar verişinin hikayesini anlattı.
17 Yaşında Başlayan Ada Aşkı
Ata Demirer'in Bozcaada ile tanışması 17 yaşına dayanıyor. Ünlü komedyen, ilk kez tüplü dalış yapmak için geldiği adaya ilk andan itibaren âşık oldu. O günleri anlatan Demirer, "Annem, kardeşim ve ben üçümüz bindik geldik. Hiç unutmuyorum; bahar günüydü, hava çok güzeldi. Yakar Kaptan'ın teknesiyle adaya ilk çıkışımızı yaptık" dedi.
İlk deniz tüplü dalış deneyimini de paylaşan Demirer, "İlk deniz tüplü dalışımda 17 yaşındaydım. Burnum falan kanamıştı, basınç ayarlamasını 4 gün yapamamışım… Ama aşık olmuştum. Taşların içinde böcekler, sarpalar, her yerde akyalar, sinaritler…" ifadelerini kullandı.
Adamanya'sını Bozcaada'da Keşfetti
Demirer, kendisinde "Adamanya" olduğunu ve ada sevdalısı olduğunu Bozcaada ile tanıştıktan sonra anladığını belirtti. Ünlü komedyen bu konuda, "Adamanya varmış bende. Ada sevdalısı diyorlar ya… Onu Bozcaada'yla tanıştıktan sonra anladım" şeklinde konuştu.
Kendisini ada yaşamına daha uygun hissettiğini vurgulayan Demirer, "Ben o insanlardan biriyim; adada daha çok rahat eden, ana karadan kopuk olduğunda kendini daha huzurlu hisseden karakterlerden biriyim" dedi.
İlk Kazandığı Parayla Bozcaada'dan Ev Aldı
Bozcaada'nın kendisi için çok özel bir yere sahip olduğunu vurgulayan Ata Demirer, mesleğinde ilk kazandığı parayla buradan ev aldığını açıkladı. Demirer, "İlk kazandığım parayla burayı aldım. Burası benim büyük aşkım. Florası, faunası, enlemi, boylamı… Datça'yla aynı meridyende bildiğim kadarıyla. Çok başka rüzgârları var. Çanakkale, Bozcaada benim için çok büyük aşk" ifadelerini kullandı.
Demirer'in adaya olan bağlılığının temelinde doğa sevgisi yatıyor. "Beni buraya ilk getiren şey insanlar değil; doğa oldu" diyen ünlü isim, Bozcaada'nın doğal yapısının korunuyor olmasından duyduğu memnuniyeti dile getirdi.
21 Yıl Sabırla Bekledi
Bozcaada'daki evinin ve yaşam alanının beğenildiğini belirten Demirer, aslında bunun uzun bir sabrın sonucu olduğunu vurguladı. Ünlü komedyen, 2006 yılında diktiği çam ağaçlarının altında oturabilmek için 21 yıl beklemek zorunda kaldığını söyledi.
Demirer bu konuda, "Abi hayat sana güzel' diyorsunuz ya… İyi de bu çamları ben ektim. Ağaçlar 20-21 yaşında. 2006'da ektim. Şimdi onların altında oturmak için 21 yıl bekledim. Evet, hayat bana güzel; birazdan çam kokuları içinde et mangal yaparım. Ama bunu 21 sene büyümesini beklediğim ağacın altında yapıyorum" açıklamasını yaptı.
Doğaya Miras Bırakmanın Önemi
Ata Demirer, doğaya katkıda bulunmanın önemine de değindi. Herkese dünya için bir şey yapmalarını öneren ünlü komedyen, bunun çoluk çocuğa miras kalması için değil, kişinin kendisi için yapması gerektiğini belirtti.
"Ben öleceğim ama burası dünyaya kalacak" diyen Demirer, sözlerine şöyle devam etti: "Kuşlara meraklıyım, gelip bu çamlara konuyorlar. Sabah yürüyüşümü burada yapıyorum. Burası benim ormanım. Yaşadığınız yeri güzelleştirerek başlayın; dünyayı daha güzel görürsünüz. Hayat bana güzel, yapacak bir şey yok."
Demirer'in Bozcaada sevdası, sadece bir mülk edinme hikayesinden çok daha öteye uzanıyor. Ünlü komedyenin adaya olan bağlılığı, doğaya saygısı ve sabırla oluşturduğu yaşam alanı, gerçek bir aşk hikayesini andırıyor.