Anadolu'nun tam göbeğinde, sanki zamanın unuttuğu bir diyar var. Çorum'un Sungurlu ilçesine bağlı bu küçük yerleşim yeri, belki de ülkemizin en önemli tarih hazinelerinden birini saklıyor. Boğazköy - ya da resmi adıyla Boğazkale - sadece bir ilçe değil, adeta bir açık hava müzesi gibi.
Burası öyle sıradan bir yer değil. MÖ 1650'lerden itibaren Hitit İmparatorluğu'na başkentlik yapmış Hattuşa'nın kalıntıları bu topraklarda yatıyor. Düşünsenize, üzerinde yürüdüğünüz her taşın binlerce yıllık bir hikayesi var.
UNESCO'nun Gözdesi
1986 yılında UNESCO Dünya Mirası Listesi'ne girmesi boşuna değil. Hattuşa antik kenti ve Yazılıkaya Açık Hava Tapınağı ile birlikte bu bölge, dünya kültür mirasının vazgeçilmez bir parçası. Arkeologlar hala her kazı sezonunda yeni sırlar keşfediyorlar.
Nasıl Gidilir?
Çorum merkeze 82 kilometre, Sungurlu'ya ise 30 kilometre mesafede. Ankara'dan yaklaşık 200 kilometrelik bir yolculukla ulaşmak mümkün. Yol boyunca İç Anadolu'nun o karakteristik manzaraları eşlik ediyor insana. Kendinizi tarihî bir yolculuğa çıkmış gibi hissediyorsunuz - ki zaten öylesiniz de!
Bölgeye ulaştığınızda karşılaşacağınız manzara gerçekten nefes kesici. Devasa surlar, aslanlı kapı, yer kapı ve tabii ki binlerce yıllık tabletler... Her biri ayrı bir hikaye anlatıyor.
Neden Gitmelisiniz?
- Tarih meraklıları için tam bir cennet
- Hitit uygarlığının izlerini görebileceğiniz en önemli merkez
- Muhteşem fotoğraf fırsatları
- Yakınlardaki Alacahöyük ve Yazılıkaya'yı da görme şansı
Aslında Boğazköy'ü anlatmak kelimelerle pek mümkün değil. Oraya gidip, o havayı solumak, o taşlara dokunmak gerekiyor. Tarihin sayfalarında kaybolmak isteyenler için biçilmiş kaftan.
Kim bilir, belki siz de gittiğinizde, binlerce yıl önce bu topraklarda yürüyen Hititlilerin ayak izlerini hissedersiniz. En azından ben öyle hissetmiştim - tarih, burada canlı kanlı karşınızda duruyor çünkü.
