Tam da kasım ayının o serin ama bir o kadar da iç ısıtan günlerinden birinde, İletişim Başkanı Fahrettin Altun'dan sosyal medya takipçilerini oldukça duygulandıran bir paylaşım geldi. Dünya Türk Dili Ailesi Günü münasebetiyle yayınlanan bu özel mesaj, adeta dilimizin ruhuna dokunuyor.
Altun'un paylaşımında kullandığı o samimi ifadeler gerçekten yürek burkan cinstendi. "Türkçemiz, bizim için sadece bir iletişim aracı değil, aynı zamanda bin yıllık kültürümüzün, tarihimizin ve kimliğimizin taşıyıcısıdır" diyordu bir yerinde. İnsan okurken ister istemez düşünüyor - haklı değil mi?
Dil Birliğinin Getirdiği Güç
Şimdi düşünün bir kere... Dünyanın dört bir yanına dağılmış Türk topluluklarını birbirine bağlayan en güçlü bağ nedir? Elbette ki dil. Ortak kelimeler, aynı deyimler, benzer atasözleri... Altun'un da vurguladığı gibi, bu dil birliği sadece iletişim kurmamızı sağlamıyor, aynı zamanda ortak bir gelecek inşa etmemize de olanak tanıyor.
Paylaşımda dikkat çeken bir diğer nokta ise Türk dilinin sadece bugünü değil, geçmişi ve geleceği de kucaklayan bir zenginliğe sahip olması. Yüzyıllar öncesinden günümüze ulaşan o eşsiz eserler -Dede Korkut Hikayeleri'ni düşünün mesela- hep bu dilin gücünü gösteriyor bize.
Kültürel Köprüler Kurmak
Aslında mesele sadece konuşmak değil, anlaşılmak. Aynı dili konuşan insanların birbirini daha iyi anladığını hepimiz biliyoruz. İletişim Başkanı'nın da altını çizdiği gibi, Türk dili farklı coğrafyalarda yaşayan soydaşlarımız arasında sağlam köprüler kuruyor. Bu köprüler sayesinde kültür alışverişi devam ediyor, ortak değerler korunuyor.
Paylaşımın en çarpıcı yanlarından biri de -bana kalırsa- Türkçenin sadece bir 'dil' olmanın ötesinde bir 'dünya görüşü' olarak ele alınması. Çünkü her dil, konuşan topluluğun dünyaya bakış açısını da yansıtır. Türkçenin zengin fiil çekimleri, incelikli ekleri bile aslında bizim hayata nasıl baktığımızı gösteriyor.
Sonuç olarak, bu özel günde yapılan bu anlamlı paylaşım Türk dilinin önemini bir kez daha hatırlattı hepimize. Unutmayalım ki dilimiz sadece bugünümüz değil, yarınlarımızın da teminatı.
