İnanılmaz bir haber geldi - ve bu sefer gerçekten tarihi nitelikte! Kahramanmaraş, küllerinden doğan bir anka kuşu misali, kültürel kimliğiyle dünya sahnesine çıkıyor. UNESCO Yaratıcı Şehirler Ağı'na 'Edebiyat' kategorisinden kabul edildi. Evet, yanlış duymadınız: Türkiye'nin ilk ve tek edebiyat şehri artık Kahramanmaraş!
Bu başarı öyle kolay kazanılmadı, söyleyeyim. Yıllardır süren emek, planlama ve kararlılığın sonucu. Şehrin edebiyatla olan derin bağı - neredeyse dokusuna işlemiş bir sevda bu - nihayet uluslararası arenada tescillendi.
Peki Bu Ne Demek Şimdi?
UNESCO Yaratıcı Şehirler Ağı'na girmek, öyle sıradan bir başarı değil. Dünya çapında sadece seçkin şehirler bu ağa dahil olabiliyor. Kahramanmaraş artık dünya edebiyat haritasında resmen yerini aldı diyebiliriz. Kim derdi ki Maraş'ın edebi zenginliği bir gün bu kadar parlayacak?
Aslında şaşırmamak lazım. Düşünsenize; bu topraklar yüzyıllardır sayısız hikayeye, şiire, destana ev sahipliği yapmış. Âşık Mahzuni Şerif'ten günümüz yazarlarına uzanan köklü bir edebiyat geleneği var. UNESCO'nun dikkatini çekmesi kaçınılmazdı, bence.
Şehir İçin Yeni Bir Sayfa
Bu unvan sadece bir plaket veya tabela meselesi değil elbette. Kahramanmaraş'ın kapılarını dünya edebiyatına açacak altın bir anahtar. Uluslararası işbirlikleri, edebiyat festivalleri, yazar buluşmaları derken şehir tam bir kültür merkezine dönüşecek.
Genç yazarlar için de muazzam fırsatlar doğacak. Artık Maraşlı edebiyat tutkunları kendi şehirlerinde dünya standartlarında etkinliklere katılabilecek, uluslararası yazarlarla tanışabilecek. Heyecan verici değil mi?
Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın desteğiyle yürütülen çalışmalar meyvesini verdi. Yerel yönetimler, sivil toplum kuruluşları, edebiyat dernekleri - hepsi seferber oldu adeta. Sonuç: Türkiye'ye ilk edebiyat şehri unvanını getirmek!
Düşünüyorum da... Belki de bu, Kahramanmaraş'ın sadece 'biberi ve dondurmasıyla' değil, edebiyatıyla da anılacağı yeni bir dönemin başlangıcı. Şehrin sokakları artık şiirle, hikayelerle daha fazla yankılanacak gibi görünüyor.
Bu başarı sadece Kahramanmaraş'ın değil, aslında tüm Türk edebiyatının zaferi. Ülkemizin kültürel zenginliğinin uluslararası arenada bir kez daha tescil edilmesi... İşte bu gerçekten gurur verici!
