Göreve geldiği günden beri kaçak yapılaşmaya göz açtırmayan Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, bu kez gerçekten büyük bir hamle yapıyor. Adeta bir fırtına öncesi sessizliği yaşanırken, bakanlık 20 bin kaçak binayı yerle bir etmek için kolları sıvadı.
Kimileri için "gecekondu", kimileri içinse "imar barışından yararlanamamış yapılar" olan bu binalar, artık şehirlerin görüntüsünü bozan bir yara gibi duruyor. Bakanlık yetkilileri, bu operasyonun sadece yıkım değil, aynı zamanda şehirlerin nefes almasını sağlayacak bir dönüşüm projesi olduğunu vurguluyor.
Operasyonun Perde Arkası
Aslında bu hamle bir anda ortaya çıkmış değil. Bakanlık aylardır hummalı bir çalışma yürütüyordu - haritalar incelenmiş, uydu görüntüleri analiz edilmiş, yerinde incelemeler yapılmıştı. Sonunda hedef belirlendi: 20 bin kaçak yapı.
Peki bu binalar nerede? Neredeyse her ilde, özellikle de hızlı büyüyen şehirlerin çeperlerinde... İmar planlarına aykırı olarak yükselen bu yapılar, zamanla şehrin dokusuna zarar veren bir kanser gibi yayılmış.
Yıkım Süreci Nasıl İşleyecek?
İşte en can alıcı soru bu! Bakanlık yetkilileri, sürecin hukuki boyutuna özellikle dikkat çekiyor. Önce tebligatlar yapılacak, mülk sahiplerine itiraz hakkı tanınacak. Ancak hukuki süreçler tamamlandıktan sonra - ve sadece ondan sonra - yıkım ekipleri devreye girecek.
- İlk aşama: Kaçak yapıların tespiti ve envanter çalışması
- İkinci aşama: Yasal süreçlerin tamamlanması
- Üçüncü aşama: Yıkım operasyonlarının başlaması
Bu süreçte en çok merak edilen konulardan biri de - itiraf etmek gerekirse - yıkım maliyetleri. Bakanlık, maliyetin büyük bölümünün kendileri tarafından karşılanacağını, ancak mülk sahiplerinden de belirli oranlarda katkı alınabileceğini belirtiyor.
Şehirlerin Çehresi Değişecek
Operasyon tamamlandığında, şehirlerimiz adeta yeniden doğacak. Kaçak yapıların yerini yeşil alanlar, parklar ve modern yapılar alacak. Aslında düşününce, bu sadece bir yıkım operasyonu değil, aynı zamanda şehirlerimizin geleceğine yapılan büyük bir yatırım.
Belki de en önemlisi, bu hamleyle gelecekteki kaçak yapılaşmanın da önüne geçilmesi hedefleniyor. Çünkü biliyoruz ki - ne yazık ki - kaçak yapılaşma Türkiye'nin kronik sorunlarından biri.
Sonuç olarak, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın bu kararlı duruşu, şehirlerimizin daha planlı ve yaşanabilir olması yolunda atılmış önemli bir adım. Gerçekten de, artık bir şeylerin değişmesi gerekiyordu - ve görünüşe göre değişim başlıyor.