Emlak Vergisi Gelirleri Nereye Gidiyor? DMM'den Net Açıklama: 'Belediyelerin Kasasına'
Emlak Vergisi Gelirleri Belediyelere Aktarılıyor

Son günlerde sosyal medyada dolaşan ve emlak vergisi gelirlerinin belediyeler yerine merkezi yönetimin kasasına aktığına dair iddialar, adeta yangına benzin dökercesine yayılıyordu. İnsanların kafasında soru işaretleri oluşmuştu, haksız da değillerdi aslında. Kim nereye ne kadar para ödüyor, bu paralar nereye gidiyor? Haklı bir endişe.

Ancak Gelir İdaresi Başkanlığı (DMM) bugün yaptığı resmi açıklamayla tüm bu spekülasyonlara noktayı koydu. Durum hiç de iddia edildiği gibi değil. Aksine, emlak vergisi gelirlerinin tamamı, kuruşu kuruşuna, ilgili belediyelerin hesabına aktarılıyor. Merkezi yönetimin bu gelirden tek bir kuruş almadığını özellikle vurguladılar. Bu, aslında yerel yönetimlerin finansal özerkliği açısından hayati öneme sahip bir durum.

Peki bu karışıklık nereden çıktı? Meğerse mükellefler vergi öderken kullandıkları bazı ödeme kanallarında (bankalar, PTT gibi) ‘Hazine’ ibaresini görmüşler ve yanılgıya düşmüşler. Buradaki ‘Hazine’ ifadesi, paranın nihai olarak Hazine'ye gittiği anlamına kesinlikle gelmiyor. Bu sadece bir tahsilat kanalı. Sistem tıpkı bir su borusu gibi işliyor: para bu kanaldan giriyor ama son durağı asla Hazine olmuyor; doğrudan ilgili belediyenin hesabına yönlendiriliyor.

Belediyeler İçin Hayati Bir Kaynak

Emlak vergisi, belediyelerin olmazsa olmaz gelir kalemlerinin başında geliyor. Yol, su, kanalizasyon, park, yeşil alan gibi onlarca hizmet, büyük oranda bu vergi gelirleriyle finanse ediliyor. Yani vatandaştan alınan her kuruş, yine o vatandaşın yaşadığı mahallenin, sokağın iyileştirilmesi için harcanıyor. Döngü aslında oldukça basit ve şeffaf.

DMM'nin bu açıklaması, mükelleflerin kafasındaki bulutları dağıtmak için oldukça önemli bir adım. Şeffaflık her zaman güveni artırır. Vatandaşların ödedikleri vergilerin nereye gittiğini bilmeye hakkı var. Bu tür yanlış bilgiler, hem belediyelerin itibarını zedeliyor hem de vatandaşın devlete olan güvenini sarsıyor. Neyse ki durum düzeltildi.

Bir dahakine benzer bir iddiayla karşılaşırsanız, emin olmak için resmi kaynaklara başvurmak en doğrusu olacaktır. Zira sosyal medya bazen iyi niyetli yanlışlarla, bazen de kasıtlı olarak gerçeği çarpıtan bilgilerle dolu olabiliyor. Sonuçta hepimiz aynı gemideyiz ve geminin düzgün ilerleyebilmesi için herkesin üzerine düşeni yapması gerekiyor.