
Günlerdir sosyal medyada dolaşan o meşhur fotoğrafları gördünüz mü? Evet, tam da bahsettiğimiz yer... Sanki zamanın durduğu, taş evlerin mitolojik hikayeler fısıldadığı bir köy. Peki ama nerede bu Adatepe?
Şaşıracaksınız belki ama Çanakkale denilince akla sadece Truva atı ya da şehitlikler gelmemeli. İlin kuzeyinde, Edremit Körfezi'ne tepeden bakan, Kaz Dağları'nın eteklerine kurulmuş bir saklı cennettir Adatepe. Küçükkuyu beldesine bağlı bu köy, Balıkesir sınırına da oldukça yakın bir konumda bulunuyor.
Adatepe Hangi Bölgede Yer Alıyor?
Coğrafya derslerini hatırlayalım biraz... Adatepe, Marmara Bölgesi'nde mi yoksa Ege'de mi? Aslında bu sorunun cevabı biraz karışık. Resmi olarak Marmara Bölgesi'nde kalsa da -ki Çanakkale'nin büyük kısmı Marmara'dadır- iklimi, bitki örtüsü ve hatta kültürüyle tam bir Ege köyü karakteri taşıyor. Kaz Dağları'nın eteklerinde olması da onu özel kılan detaylardan biri.
Denizden yüksekliği yaklaşık 150-200 metre civarında. Manzarası ise -inanılmaz derecede- muhteşem! Öyle ki, bir yandan Edremit Körfezi'nin maviliklerini seyrederken, diğer yandan zeytin ağaçlarının arasında kaybolabilirsiniz.
Adatepe'ye Nasıl Gidilir?
- Arabayla: İstanbul'dan yaklaşık 5-6 saat, İzmir'den ise 2.5-3 saat sürüyor. Çanakkale'ye vardıktan sonra Küçükkuyu tabelalarını takip etmek yeterli.
- Otobüsle: Küçükkuyu'ya kadar otobüsle gelip, oradan minibüslerle köye ulaşmak mümkün.
- Hava yolu: En yakın havalimanı Edremit'te. Oradan da araç kiralayarak veya transfer ile 1 saatte ulaşabilirsiniz.
Yolculuk sırasında etraftaki zeytin bahçeleri ve doğanın yeşili sizi kendinizden geçirebilir - ki zaten geçmenizde bir sakınca yok!
Adatepe'de Görmeniz Gereken Yerler
Bu köy sadece bir 'köy' değil, adeta bir açık hava müzesi. İşte mutlaka görmeniz gerekenler:
- Zeus Altarı: Mitolojiye göre Tanrıların Truva Savaşı'nı izlediği nokta. Manzarası kelimelerle anlatılamaz.
- Taş Mektep: Restore edilerek butik otele dönüştürülen tarihi okul binası.
- Adatepe Evleri: Osmanlı mimarisinin en güzel örneklerini sunan, taş yapılar.
- Zeytinyağı Müzesi: Türkiye'nin ilk zeytinyağı müzesi olma özelliğini taşıyor.
Son bir not düşelim: Adatepe'ye giderseniz, yerel zeytinyağlarından ve sabunlarından almadan dönmeyin derim. Tadına doyum olmuyor, gerçekten!