
Balık denilince aklımıza hemen o muhteşem omega-3 kaynağı geliyor değil mi? Ama işin aslı göründüğü kadar basit değil. Diyetisyenler uyarıyor: Doğru pişirmezseniz, balığın tüm faydaları adeta buharlaşıp gidiyor!
Şimdi size anlatacaklarım belki de balık yeme alışkanlığınızı tamamen değiştirecek. Öyle kızartma seviyorsanız, hazır olun çünkü gerçekler sizi şaşırtacak.
Balığı Kızartmak Neden Büyük Bir Hata?
Kızartma... Evet, o lezzetli çıtırlık büyüleyici ama maalesef balığın besin değerleri için tam bir katil! Yüksek ısı, omega-3 yağ asitlerini parçalayarak adeta yok ediyor. Üstelik sağlıklı yağlar yerine, trans yağları vücudunuza davet ediyorsunuz.
Düşünsenize, balık almak için harcadığınız para ve emek, yanlış pişirme yüzünden boşa gidiyor. Ne yazık ki çoğumuz bu hatayı yapıyoruz.
Peki Nasıl Pişirmeliyiz?
- Buğulama: En sağlıklı yöntem kesinlikle bu! Balığın tüm besin değerlerini koruyor
- Fırında: Düşük ısıda pişirmek, omega-3'lerin kaybolmasını engelliyor
- Izgara: Ama dikkat! Kömürleşmemesine özen göstermek şart
Aslında işin sırrı şu: Yüksek ısıdan kaçının ve mümkün olduğunca kısa sürede pişirin. Balık, kendi suyuyla piştiğinde besin değerleri maksimum seviyede kalıyor.
Yanında Mutlaka Bunu Tüketin!
İşte en can alıcı nokta! Balığın yanında roka veya marul gibi yeşillikler tüketmek, omega-3 emilimini inanılmaz artırıyor. Adeta sinerji yaratıyorlar!
Limon ise hem C vitamini desteğiyle hem de lezzet katmasıyla vazgeçilmez. Şahsen ben, balığın yanında bol yeşillik ve limon olmazsa olmaz diyorum.
Balık Seçerken Nelere Dikkat Etmeli?
Pişirme kadar balığın tazeliği de kritik önem taşıyor. Gözleri parlak, solungaçları kırmızı, eti diri olan balıkları tercih edin. Donmuş balıkları ise buzdolabında çözdürmeyi unutmayın.
Son bir not: Haftada en az iki kez balık tüketmek, kalp sağlığından beyin fonksiyonlarına kadar sayısız fayda sağlıyor. Ama tabii doğru pişirirseniz!
Bir dahaki balık keyfinizde bu tavsiyeleri hatırlayın. Sağlıklı ve lezzetli sofralar dileğiyle...