Tam da Cumhuriyet'in 102. yılında, siyaset sahnesinde gözden kaçmayacak bir hareket yaşandı. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'den Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a öyle bir hediye geldi ki, bu basit bir protokol jestinin çok ötesine geçti.
Olay şöyle gelişti: Bahçeli, Beştepe'deki Cumhuriyet Bayramı resepsiyonunda—herkesin gözü önünde—tarihi değeri olan anlam yüklü bir armağanı bizzat takdim etti. İnsan düşünmeden edemiyor, acaba bu kadar özenle seçilmiş bir hediye ne anlama geliyor?
Detaylar Konuşuyor
Hediye paketinin içinden çıkanlar gerçekten şaşırtıcıydı. Öyle sıradan bir plaket veya çiçek değildi bu. Tam tersine, üzerinde titizlikle çalışılmış, her detayıyla mesaj içeren özel bir tasarım söz konusuydu.
Şunu söylemeliyim ki, Bahçeli'nin bu jesti sadece bir bayramlaşma ritüelinden ibaret değildi. Daha ziyade, siyasi işbirliğinin derinliğini vurgulayan sembolik bir dil gibiydi. Sanki "bakın, aramızdaki bağ sıradan bir ortaklık değil" demek istiyordu.
Tepkiler ve Yorumlar
Ortamdaki diğer siyasetçilerin ve davetlilerin yüz ifadeleri görülmeye değerdi. Kimisi takdirle bakarken, kimisi de bu jestin altındaki anlamı çözmeye çalışıyor gibiydi. Doğrusu, siyasetin bu "sessiz dili" her zaman en çok konuşulanından daha güçlü oluyor.
Resepsiyon boyunca iki liderin samimi diyaloğu dikkat çekiciydi. Öyle bir uyum ki—neredeyse kelimelere gerek kalmadan anlaşıyor gibiydiler. Bu tür anlar, siyasi fotoğrafların ötesine geçip tarihe not düşülen anlar oluyor çoğu zaman.
Gelgelelim, bu hediyeleşmenin siyasi hafızadaki yerinin ne olacağına. Belki de yıllar sonra dönüp bakacağımız bir kilometre taşı olacak. Kim bilir?
Son tahlilde, Bahçeli'nin bu anlamlı jesti Ankara'nın soğuk siyaset koridorlarında sıcak bir nefes gibi esti diyebiliriz. Cumhuriyetin 102. yılına yakışır—tam da beklenmedik ama bir o kadar da anlamlı bir hareket.