Dün akşam saatlerinde yaşanan gelişme, siyaset koridorlarında tam anlamıyla şok dalgası yarattı. Cihan'ın mikrofonlara yansıyan o keskin sözleri, adeta havaya atılmış bir fişek gibi patladı ve herkesi yerinden sıçrattı.
Kimse bu kadarını beklemiyordu doğrusu. Öyle ya, normalde diplomatik dilin incelikleriyle konuşulan bu platformda, birdenbire ortaya çıkan bu sert üslup herkesi afallattı. Sanki sessiz bir gölde aniden beliren dev dalgalar gibiydi.
İşte O Anlar: Mikrofonlar Donup Kaldı
Salondaki gazetecilerin nefesleri kesilmişti adeta. Cihan'ın her cümlesi, odadaki gerilimi katmer katmer artırıyordu. Bir an olsun tereddüt etmeden, hiç yutkunmadan sıraladığı o sözler...
Belki de en çarpıcı olanı, kendisine yöneltilen eleştirilere verdiği yanıtlardı. Öyle ki, bazıları 'bu kadarını tahmin edemezdik' derken, diğerleri 'artık her şey açıkça konuşuluyor' yorumunu yapıyor.
Siyaset Arenasında Yankılar
Ortaya çıkan bu tablo, muhalif kanatları da harekete geçirdi. Kimi 'son derece sert ve düşündürücü' bulurken, kimi ise 'beklenmedik ama gerekli bir çıkış' olarak değerlendirdi. Siyasetin arka koridorlarında fısıltı gazetesi hızla yayılıyordu.
Peki ama neden şimdi? Neden tam bu anda böyle bir çıkış? İşte asıl merak edilen buydu. Sanki uzun süredir biriken bir öfkenin patlaması gibiydi her şey.
Analistler Ne Diyor?
Siyaset bilimcilerin yorumları ise oldukça net: 'Bu açıklamalar, geleneksel siyaset dilinden radikal bir kopuşu temsil ediyor.' Bir diğeri ise 'artık eski usul diplomatik dilin sonunun geldiğini' iddia ediyor.
Gerçekten de öyle miydi? Yoksa bu sadece geçici bir durum mu? Kimse emin değil, ama bir şey kesin: Siyasetin seyri bir daha asla eskisi gibi olmayacak.
Sonuç olarak, dün akşamki o çıkışın etkileri uzun süre konuşulacak gibi görünüyor. Siyaset arenasında yeni bir sayfa açıldı adeta, ve herkes bu sayfada neler yazılacağını merakla bekliyor.