Anıtkabir'de Tarihi Ziyaret: Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Devlet Erkanı Atatürk'ün Huzurunda
Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Devlet Erkanı Anıtkabir'de

O sabah Ankara'da hava her zamankinden farklıydı sanki. Tarihi bir günün ağırlığı vardı havada - o bildik 10 Kasım hüznü...

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, saatler 09.00'u gösterdiğinde Aslanlı Yol'dan yürüyerek başladı ziyaretine. Ardında Meclis Başkanı Numan Kurtulmuş, devletin en üst düzey bürokratları - hepsi aynı hüzünlü ama bir o kadar da gururlu ifadeyle yürüyorlardı.

Aslanlı Yol'da Tarihi Yürüyüş

Tam da saat 09.05'te sirenler çalmaya başladığında, her şey dondu oracıkta. İki dakika boyunca öylece saygı duruşu - nefes alışverişler bile duyulmuyordu neredeyse. O anı yaşayanlar bilir, zamanın nasıl durduğunu...

Sonra mozoleye çelenk koyma töreni. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın çelengi yerleştirişindeki o titizlik, o saygı - gerçekten görülmeye değerdi. Protokol üyeleri tek tek aynı saygıyı gösterdiler.

Özel Defter ve Duygu Yüklü Satırlar

İşte en çok etkileyen kısım burasıydı bence. Cumhurbaşkanı, Anıtkabir Özel Defteri'ne şu sözleri yazdı:

"Aziz Atatürk, emanetiniz olan Türkiye Cumhuriyeti'ni ilelebet yaşatma azmimiz tamdır. Bu kutsal vatan topraklarını daha güçlü, daha müreffeh bir geleceğe taşımak için çalışmaya devam ediyoruz."

Bu sözler öylesine güçlüydü ki, orada bulunan herkesin yüzündeki o kararlı ifadeyi görmeliydiniz. Adeta tarihin sayfaları arasında kaybolmuş gibiydik hepimiz.

  • TBMM Başkanı Kurtulmuş'un samimi saygı duruşu
  • Bakanların mozole önündeki o derin saygıları
  • Askeri erkanın disiplinli ancak bir o kadar duygusal tavrı

Her yıl bu törenlerde aynı duyguları yaşarız aslında - ama bu sefer farklı bir enerji vardı havada. Belki de ülkenin geçirdiği zorlu süreçlerden sonra daha da anlamlı geliyordu bu anlar.

Gelenek ve Gelecek Arasında Köprü

Şunu fark ettim ki, Anıtkabir ziyaretleri sadece bir tören değil aslında. Geçmişle gelecek arasında kurulan bir köprü - adeta tarihin fısıldadığı mesajlar gibi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan ve beraberindeki heyet, yaklaşık bir saat süren bu anlamlı ziyaretin ardından Anıtkabir'den ayrıldılar. Ama geride bıraktıkları, sadece çiçekler ve imzalı bir defter sayfası değildi.

Bence en önemlisi, Türkiye'nin birlik ve beraberlik mesajıydı. Zor günlerde dahi kenetlenebilme iradesi - işte bu yüzden önemli bu törenler.

O gün Anıtkabir'de yaşananlar, sadece bir anma töreninden çok daha fazlasıydı aslında. Geçmişe saygı, geleceğe umut ve bugüne dair güçlü bir mesaj... Hepsi oradaydı işte.