Tam 102 yıl oldu... O tarihi 29 Ekim gününden bu yana, Türkiye Cumhuriyeti nice badireler atlattı, nice zaferler gördü. Ve bugün, yine o kutlu günde, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'dan yürekleri ısıtan bir mesaj yankılandı.
Şöyle bir düşünün: Bir ülkenin kaderi nasıl değişir? İşte o değişimin miladı olan Cumhuriyet'in kuruluşunun 102. yılında, Cumhurbaşkanı'nın kelimeleri adeta tarihin sayfalarından fışkıran bir enerji taşıyordu.
Milli Birlik Vurgusu ve Tarihi Miras
Erdoğan'ın üzerinde özellikle durduğu konu -ki bence son derece haklı- milli birlik ve beraberlik oldu. "Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarını, aziz şehit ve gazilerimizi rahmet, minnet ve şükranla anıyorum" sözleri, o günlerin ruhunu bugüne taşıdı adeta.
Peki neden bu kadar önemli bu birlik meselesi? Çünkü görüyorsunuz, etrafımız ateş çemberiyle çevriliyken, içeride kavga gürültüyle vakit kaybetmek ne kadar da anlamsız geliyor insana.
Gelecek Vizyonu: 2053 ve 2071 Hedefleri
Geleceğe dair söyledikleri ise gerçekten düşündürücü. 2053 ve 2071 hedeflerinden bahsetti ki, bu rakamlar tesadüf değil elbette. Biri Cumhuriyet'in 130., diğeri ise Malazgirt Zaferi'nin 1000. yılına denk geliyor. Tarih bilinci işte budur!
Şu cümleler particularly çarpıcıydı: "İstikbalimizin aydınlık yarınları için azimle çalışmaya, ülkemizi daha ileri noktalara taşımaya devam edeceğiz." Sanki bir yerden hatırlatıyor gibi - durmak yok, yola devam!
Cumhuriyetin Kazanımları ve Gençlik
Gençlere verdiği mesajda ise bambaşka bir samimiyet vardı. Cumhuriyetin kazanımlarını koruyup geliştireceklerini söylerken, gözlerindeki o güven hissi gerçekten etkileyiciydi. Belki de en önemli yatırım -bana kalırsa- gençlere duyulan bu güven.
Ve son olarak... O meşhur 'istiklal ve istikbal' vurgusu. Cumhuriyetin temel değerleri olan bu iki kavram, adeta Türkiye'nin yol haritasını çiziyor. Bağımsızlıktan taviz vermeden, geleceğe emin adımlarla yürümek - işte Cumhuriyet ruhu budur!
Velhasıl, 102 yıllık bu kadim çınar, dallarını gökyüzüne doğru uzatmaya devam ediyor. Ve bizler, bu kutsal mirasın bekçileri olarak, Cumhuriyet'in ışığında yürümeyi sürdüreceğiz.
