Malatya'da hava soğuk ama insanların yüreği sıcacık. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, o unutulmaz 6 Şubat depremlerinin yaralarını sarmak için adeta seferber olmuş bir kente ayak bastı. Kimi zaman gözleri dolarak, kimi zaman umutla gülümseyerek dinledi vatandaşlarını.
Şehir merkezindeki ziyaretlerinde –her zamanki gibi– samimiydi. Elleri sımsıkı tuttu, omuzlara dostça dokundu. "Biz buradayız" dercesine, her sorunu bizzat dinledi. Belediye Başkanı Selahattin Gürkan'la yürüttüğü istişareler ise oldukça verimli geçti; adeta tek yürek oldular.
Yıkıntılar Arasında Umut Yeşertmek
Daha sonra TOKİ tarafından inşa edilen kalıcı konutları gezdi Erdoğan. Orada yaşayanlarla çay içip sohbet etti –resmiyetten uzak, yürekten. Bir anne anlattı gece yarısı uyanıp depremi hatırlayan çocuğunu. Bir baba, işini kaybettiğini ama yeniden başlayacağını söyledi. Cumhurbaşkanı dinledi, not aldı, söz verdi.
Sonra çıkageldi o meşhur cümle: "Yalnız değilsiniz." Ve ekledi: "Devletimiz tüm imkânlarıyla burada. Evleriniz, işyerleriniz, okullarınız… Hepsi yeniden, eskisinden daha güzel olacak." İnanmıştı. Dinleyenler de inandı.
Sadece Konut Değil, Hayatlar Yeniden Kuruluyor
Ziyaret sırasında gündem sadece binalar değildi. Psikolojik destekten iş imkânlarına, eğitimden altyapıya kadar her detay konuşuldu. Erdoğan, özellikle çocukların eğitiminin aksamaması gerektiğinin altını çizdi. "Kaybettiklerimizi geri getiremeyiz ama yarınlara güvenle bakabiliriz" dedi.
Malatya halkı ise bu ziyaretten oldukça memnun ayrıldı. "Cumhurbaşkanı bizi unutmamış" diyen yaşlı bir amcanın gözlerindeki ışık, her şeyi anlatıyordu aslında.
Ve sonunda –her ziyaretinde olduğu gibi– sadece sözle değil, somut adımlarla ayrıldı şehirden. Yapımı devam eden 5 bin konut, yeni okullar, hastaneler… Hepsi, yeniden doğuşun müjdecisi.
