Gelin görün ki, bazıları hâlâ koltuğundan kalkmadan ahkâm kesmeye devam ediyor. AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Yayman'ın sesinde hissedilen o haklı öfke, tam da bu yüzden anlaşılır bir durum aslında.
"Gelsinler!" diyor Yayman, adeta içi yana yana. "Deprem bölgesini gezsinler, o zaman konuşsunlar." Sanki her şey bu kadar basitmiş gibi, uzaktan atıp tutmak... Oysa gerçekler çok farklı.
Yerinde Görmenin Önemi
Hatay'dan milletvekili seçilen Yayman'ın sözleri, yaşanan acıların büyüklüğünü gözler önüne seriyor. Düşünsenize - enkaz altında kalan canlar, yıkılan hayatlar, paramparça olan umutlar... Ve bir de bunları hiç görmeden, hissetmeden konuşanlar.
"Ben Hatay'dayım" diye vurguluyor. Her gün, her saat. O bölgede nefes alıp veriyor, acıyı hissediyor, çözüm için didiniyor. Belki de en önemlisi - gerçeğin ta kendisiyle yüzleşiyor.
Eleştiri mi, İftira mı?
Aslında mesele eleştiri değil. Kimse "eleştirmeyin" demiyor. Ama eleştiriyle iftira arasında ince bir çizgi var - ve maalesef bazıları bu çizgiyi hiçe sayıyor.
Yayman'ın dediği gibi, "Biz burada canla başla çalışıyoruz." Gece gündüz demeden, yorgunluk nedir bilmeden... Ve bir de bakıyorsunuz, televizyon ekranlarında hiç gitmedikleri yerler hakkında nutuk çekenler.
Hani derler ya - "uzaktan davulun sesi hoş gelir" diye. İşte tam olarak o!
Gerçeklerle Yüzleşme Zamanı
Şu an Hatay'da olmak, bambaşka bir deneyim. Her kaldırılan enkaz, her kurtarılan can, aslında yeni bir umut demek. Ama aynı zamanda her an, kaybettiklerimizin acısını da hatırlatıyor.
Yayman'ın çağrısı aslında çok net: "Gelin, görün, yaşayın. O zaman konuşalım." Çünkü ekran başından ahkâm kesmek kolay - zor olan, o enkazın başında durmak, o acıyı hissetmek.
Belki de en çarpıcı olanı, yaşananları "gözleriyle görmeleri" gerektiği vurgusu. Çünkü fotoğraflar, videolar, anlatılanlar - hiçbiri orada olmanın yerini tutmuyor.
Son Söz
Bu zor günlerde dayanışmanın, birlik olmanın tam zamanı. Eleştiri elbette olacak - ama önce anlamak, sonra konuşmak şartıyla. Yayman'ın sözleri aslında hepimize bir hatırlatma: Gerçekleri görmeden yargıda bulunmak, sadece acıyı büyütür.
Hatay'dan, enkazların arasından yükselen bu ses, umalım ki duyulsun. Ve herkes - özellikle de konuşanlar - bir an önce gelsin, görsün, anlasın.
