Heyecan dorukta! AK Parti'nin yeni Genel Başkan Yardımcısı Cihangir Yayman, sahaya indi ve ilk durağı depremden en çok etkilenen illerimizden biri olan Hatay oldu. Göreve gelir gelmez bölgeye koşması, aslında işlerin ciddiyetini gösteriyor - ki bu hiç de şaşırtıcı değil.
Yayman'ın ziyareti sırasında söyledikleri ise oldukça dikkat çekici. "Biz buradayız ve çalışıyoruz" mesajını verirken, eleştirilere de adeta meydan okudu. Şöyle diyordu: "Gelsinler de görsünler. Bu şehirde neler yapıldığını, nasıl bir mücadele verildiğini kendi gözleriyle izlesinler."
Yeniden Doğuşun Ayak Sesleri
Hatay'da adeta bir seferberlik havası var. Yıkılan binaların yerinde yükselen yeni yapılar, sokaklarda dolanan iş makinelerinin sesi... Her şey, bu kadim şehrin yeniden ayağa kalkışının hikayesini anlatıyor gibi.
Yayman'ın anlattıklarına göre, çalışmalar tüm hızıyla sürüyor. Ancak işin iç yüzünü bilmeyenler için durum farklı görünebiliyor. Belki de en can alıcı nokta burası: "Dışarıdan bakınca her şey toz duman gibi görünebilir ama biz işin mutfağındayız ve buradaki dönüşüm inanılmaz."
Eleştirilere Net Yanıt
Muhalefetin eleştirilerine gelince... Yayman'ın cevabı oldukça net ve sert: "Kolaycılığa kaçıp sadece eleştirmekle olmuyor bu işler. Gelsinler, yerinde görsünler. O zaman anlayacaklar bu işin ne denli zor olduğunu."
Bu sözler aslında siyaset arenasında yeni bir sayfa açıldığının da göstergesi. Mahir Ünal'dan devraldığı görevi sahiplenme biçimi, partinin bölgedeki kararlılığını da ortaya koyuyor.
Peki ya sonra? Yayman'ın vurguladığı gibi, yol uzun ama emin adımlarla ilerleniyor. Hatay'ın yaralarını sarmak için verilen mücadele, sadece fiziksel bir yeniden inşadan ibaret değil. Aynı zamanda bir umut inşası...
Şehrin her köşesinde hayat normale dönmeye çalışırken, siyasilerin de bu sürece dahil olması elbette önemli. Yayman'ın ziyareti de tam olarak bu noktada anlam kazanıyor - halkla temas, sorunları yerinde görmek ve çözüm üretmek.
Sonuç olarak, Hatay için yeni bir başlangıç kapıda. Hem fiziksel hem de siyasi anlamda. Yayman'ın sözleri ve duruşu, önümüzdeki süreçte bölgede nasıl bir politika izleneceğinin de ipuçlarını veriyor gibi görünüyor.
