İstanbul, önümüzdeki hafta gerçekleşecek olağanüstü bir diplomatik buluşmaya hazırlanıyor. Gazze'de yaşanan insanlık dramına çözüm arayacak bu kritik zirve, bölge diplomasisinde yeni bir sayfa açabilir gibi görünüyor.
Tam 7 ülkenin dışişleri bakanları -ki bazıları sürpriz isimler olabilir- Türkiye'nin daveti üzerine bir araya gelecek. Düşünsenize, farklı coğrafyalardan, farklı perspektiflerden gelen bu isimler aynı masada oturacak. Ortak hedefleri ise net: Gazze'deki sivillerin durumunu iyileştirmek ve kalıcı bir insani koridor oluşturmak.
Diplomasi Trafiği Yoğunlaşıyor
Zirve öncesi diplomatik hareketlilik şimdiden hissediliyor. Ankara'daki yetkililerin telefonları neredeyse kilitlendi diyebilirim. Gelen her yeni bilgi, toplantının önemini bir kat daha artırıyor.
Katılımcı ülkelerden bazıları -aralarında Suudi Arabistan, Katar ve Ürdün'ün de bulunduğu- aslında bölgedeki en etkili aktörler. Hepsinin ortak kaygısı, Gazze'de giderek derinleşen insani kriz. Biliyorsunuz, oradaki durum gerçekten içler acısı.
İnsani Yardım Öncelikli Gündem
Toplantıda ele alınacak başlıklar arasında -şaşırtıcı olmayan bir şekilde- insani yardımın önceliği öne çıkıyor. Fakat asıl mesele, bu yardımların nasıl ulaştırılacağı. Zira mevcut koşullar, yardım organizasyonunu neredeyse imkansız hale getiriyor.
Uzmanlar, Türkiye'nin bu inisiyatifi almasını oldukça anlamlı buluyor. Neden mi? Çünkü Ankara'nın bölgedeki dengeleri iyi okuyabildiğini ve herkesle konuşabilme esnekliğine sahip olduğunu düşünüyorum. Bu da müzakere sürecine ciddi bir avantaj katıyor.
Şahsen, bu tür çok taraflı toplantıların -her ne kadar zorlu olsa da- mutlaka bir faydası olduğuna inanıyorum. En azından taraflar birbirlerinin görüşlerini doğrudan duyma fırsatı buluyor.
Beklentiler Yüksek
Peki, bu zirveden somut sonuçlar çıkabilir mi? Bence evet, ama beklentileri makul tutmakta fayda var. Diplomasi, sabır ve emek isteyen uzun soluklu bir maraton çünkü.
İstanbul'daki bu buluşmanın en azından insani yardım konusunda somut adımlar atılmasına önayak olacağını umuyorum. Zira Gazze'deki insanların beklemeye tahammülü kalmadı -bu acı bir gerçek.
Son olarak şunu söyleyebilirim: Türkiye'nin bu hamlesi, bölge diplomasisindeki merkezi rolünü bir kez daha gösteriyor. İstanbul, tarihi misyonuna uygun şekilde bir kez daha barış ve diyalog için önemli bir platform olmaya hazırlanıyor.