Tam da şu sıralar, terörle mücadele konusunda kafaların allak bullak olduğu bir dönemde, AK Parti'nin önemli isimlerinden çarpıcı bir açıklama geldi. Parti Sözcü Yardımcısı Mahir Uygur, mikrofonları uzatan gazetecilere öyle şeyler söyledi ki, bir kez daha düşünmemize neden oldu.
Uygur, terör örgütlerine karşı verilen bu amansız mücadelenin asla sonlanmayan bir maraton olduğunu, ancak bitiş çizgisinin net bir şekilde göründüğünü ifade etti. "Biz bu yola çıkarken nereye varacağımızı biliyorduk" derken, sesindeki o kararlı ton her şeyi anlatmaya yetiyordu adeta.
Peki Ya Sonrası? İşte Tüm Detaylar...
Şimdi, şu terör meselesini bir düşünün. Yıllardır kanımızı emen, canımıza kasteden bu beladan kurtulmak için neler çektik. Uygur'un da dediği gibi, bu bir varoluş mücadelesi aslında. Ya biz onları yeneceğiz ya da onlar bizi... Neyse ki, devletimizin güçlü iradesi sayesinde bu savaşın galibi bell oldu.
Konuşmasının en can alıcı noktalarından biri de şuydu: "Türkiye artık terör örgütlerinin üzerine gitmekten, onları etkisiz hale getirmekten asla vazgeçmeyecek." Bu cümle, odada adeta bir elektrik etkisi yarattı. Kimileri için bir umut ışığı, kimileri içinse bir uyarı niteliğindeydi.
Menzil Neresi Mi?
Uygur, "menzil" derken neyi kastediyor olabilir? Bana kalırsa, bu kelimenin altında yatan derin bir anlam var. Terörden arınmış, huzur içinde bir Türkiye hayali belki de. Veya sınırlarımızın güvenliğinin tam anlamıyla sağlandığı, milletimizin gözünün arkada kalmadığı bir gelecek.
Şunu da eklemeden geçemeyeceğim - bu tür açıklamalar, kamuoyunun moral bulması açısından da oldukça önemli. İnsanlar, devletinin arkasında olduğunu hissetmek istiyor sonuçta. Ve görünen o ki, bu konuda kararlılık tam.
Kısacası, Uygur'un mesajı net ve anlaşılır: Pes etmek yok, mücadele devam. Ve en önemlisi, bu yolda sonuna kadar gidilecek. Nihai hedefe ulaşmak sadece bir zaman meselesi artık.
