Gözlerini açtıklarında karşılarında emniyet güçlerini görünce şaşkınlıkları yüzlerinden okunuyordu. Uluslararası kırmızı bültenle aranan bu isimler, sonunda yakayı ele vermişti. Yıllardır peşlerinde olan güvenlik birimleri, adeta bir satranç oyununda son hamleyi yapmıştı.
Operasyonun detayları ise gerilim filmlerini aratmıyor. İlk başta küçük bir ipucuyla başlayan takip, zamanla büyük bir ağa dönüşmüş. Şüphelilerin izini süren ekipler, birden fazla ülkede koordineli çalışarak nihai darbeyi vurmayı başarmış.
Son Durak: Türkiye
Yurtdışında yakalanan şüpheliler, özel bir operasyonla Türkiye'ye getirildi. Adalet Bakanlığı'nın yoğun diplomasi trafiği ve Interpol'le yürüttüğü işbirliği meyvelerini vermişti. Şimdi soruşturma derinleştiriliyor.
İşin ilginç yanı, şüphelilerin yakalanma anındaki tepkileriydi. "Bu kadar çabuk bulunacağımızı tahmin etmemiştik" diyenler bile vardı aralarında. Güvenlik güçlerinin kararlılığı ve teknolojik imkanlar bir kez daha suçluların kâbusu oldu.
Operasyonun Bilinmeyenleri
- Takip tam 8 ay sürdü
- 3 farklı ülkede eş zamanlı operasyon yapıldı
- Şüphelilerin kullandığı 5 sahte kimlik ele geçirildi
- Operasyona 50'den fazla personel katıldı
Emniyet yetkilileri, "Bu tür operasyonlar bizim için rutin değil, ama görevimiz" diyerek mesaj verdi. Türkiye'nin uluslararası suçlulara karşı kararlı duruşu bir kez daha kendini göstermiş oldu.
Peki ya sonrası? Şüphelilerin yargılanma süreci yakında başlayacak. Adalet tekerleği dönüyor ve bu sefer suçluların lehine değil...
