WSJ: Esad Belgelerinde Kuzen ve Eş İhbarı Gerçeği Ortaya Çıktı
Esad Belgeleri: Kuzen ve Eş İhbarı İddiası

Amerikan basınının önemli yayınlarından Wall Street Journal (WSJ), Suriye'de devrik lider Beşar Esad rejiminden kalan binlerce sayfalık istihbarat belgesini mercek altına aldı. Belgeler, rejim muhaliflerinin nasıl takip edildiğini, yakınları tarafından nasıl ihbar edildiklerini ve bu sürecin hapis, işkence ve ölümle nasıl sonuçlandığını çarpıcı örneklerle ortaya koyuyor.

İmam Abdü Haruf'un Kuzeni Tarafından İhbar Edilmesi

Belgelerde dikkat çeken vakalardan biri, Şam'da görev yapan imam Abdü Haruf ile ilgili. Haruf, 2020 yılının Temmuz ayında isyancılara yardım ettiği iddiasıyla tutuklandı ve bir daha kendisinden haber alınamadı. 60 yaşındaki Haruf'un cezaevinde öldüğü ve cesedinin ailesine teslim edilmediği belirtiliyor.

WSJ'nin ulaştığı belgeler, Haruf'un tutuklanmasına, kuzeni Mahmud Haruf'un ihbarının yol açtığını gösteriyor. Eski bir isyancı olduğu belirtilen Mahmud Haruf ise bu iddiayı reddediyor ve kendisine haftalarca işkence yapıldığını ancak kimseyi isim vermediğini öne sürüyor. Abdü Haruf'un ailesi, senelerdir bu kuzenleriyle görüşmeyi reddediyor.

Olayla ilgili konuşan Haruf'un en büyük oğlu Mahrus, uzun süredir şüphelendikleri ihanetin belgelenmesi nedeniyle içinin rahat olduğunu söyledi. Mahrus, "Artık biliyoruz. Bu kanıtı bekliyorduk. Babamın ölümünden o sorumlu. Babamın yanlış bir şey yapmadığından emin olmak beni rahatlattı" ifadelerini kullandı.

Bir Aktörün Eşi Tarafından Arkadan Bıçaklanması

Belgelerde öne çıkan bir diğer trajik hikaye ise aktör Firas el-Fakir'e ait. Esad rejimine yönelik protestoları destekleyen ve reform çağrısı metnini imzalayan Fakir, rejimin baskısıyla geri adım atmak zorunda kalmıştı. Ancak devlet televizyonunda çalışmaya devam ederken, eşi Hala ile yaptığı özel konuşmalarda rejimi eleştirmeyi sürdürüyordu.

2020 yılında boşanma talebinde bulunan Hala, Fakir'den para istedi ve bu talep karşılanmazsa elindeki gizli ses kayıtlarını yetkililere göndereceğini söyledi. İstihbarat belgelerine göre, bir kişi bu kayıtları polise iletti. Polisin Hala'dan tek ricası ise "boşanmayı ertelemesi" oldu.

İstihbarat çalışanları Fakir'in ofisine gelerek onu en az üç kez sorguladı fakat tutuklamadı. Hala'dan boşanan aktör, yaşadığı ihaneti şu sözlerle anlatıyor: "Sana aşık olan kişi tarafından, eşin tarafından arkadan bıçaklanmak, yaşanabilecek en zor şey."

Güven Bunalımı ve İntikam Duygusu

Belgelerin ortaya çıkardığı bu ihbar vakaları, toplumda derin bir güven bunalımı yarattı. İşkencelerden kurtulmayı başaranlar ve aileleri arasında, yakınlarının kendilerini ister zorla ister gönüllü olarak ihbar ettiğini yeni öğrenenler var. Bu durum, yaşanan korku ve güvensizliğin yanı sıra, güçlü bir intikam hissini de körüklüyor.

Suriye'deki yeni yönetim, Esad döneminde işlenen bu suçların soruşturulacağı sözünü verse de, iç savaş sonrasında üstesinden gelinmesi gereken çok sayıda sorun olduğu için beklentiler oldukça zayıf. Tahminlere göre, Esad rejiminin zorla kaybetme politikası nedeniyle kurban sayısı 160 bini aşmış durumda.

Wall Street Journal'ın bu haberi, sadece geçmişte yaşanan acıları belgelemekle kalmıyor, aynı zamanda bir rejimin nasıl toplumsal bağları çözerek insanları birbirine düşman ettiğini de gözler önüne seriyor.