Sayıştay Raporu İBB'de Sistematik Yönetim Zaaflarını Ortaya Koydu
Sayıştay İBB Raporu: Yönetimde Sistematik Zaaflar

İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nde Yönetimsel Sorunlar Sistematik Hale Geldi

Sayıştay'ın 2024 yılına ait denetim raporu, İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nde (İBB) yönetimsel zaafların ve mevzuata aykırı uygulamaların artık sistematik bir hal aldığını ortaya çıkardı. Raporda, belediyenin kamu kaynaklarını etkin bir şekilde yönetemediği vurgulandı.

Kadro ve Personel Yönetiminde Ciddi Sorunlar

Denetim raporunun en çarpıcı bulgularından biri, belediyedeki kadro fazlalığı ve usulsüz işe alım uygulamaları oldu. Meclis kararıyla belirlenen 30 daire başkanlığı ve 122 birim müdürlüğüne karşılık, fiilen 47 daire başkanı ve 145 birim müdürü görev yapıyor. Bu durum, belediyede yönetici kadrolarının planlanandan çok daha fazla olduğunu gösterdi.

Raporda dikkat çeken bir diğer nokta ise, 17 daire başkanının kadro unvanı olmasına rağmen fiilen görev yapmadığı, 23 birim müdürünün ise sadece unvan üzerinden maaş aldığının tespit edilmesi oldu. Bu uygulama, kamu kaynaklarının verimsiz kullanımının açık bir göstergesi olarak kayıtlara geçti.

Vekalet Uygulamaları Süreklilik Kazandı

Sayıştay raporunda, vekalet uygulamalarının "geçici" olmaktan çıkıp sürekli hale geldiği belirtildi. "Kadro unvanı daire başkanı veya şube müdürü olup fiilen bu görevleri yapmayanlara, kazanılmış hakları gerekçesiyle yönetici maaşı ödenmektedir" ifadesiyle, bu uygulamanın boyutu gözler önüne serildi.

Belediyenin iştirak şirketleri üzerinden yapılan personel alımlarında da ciddi usulsüzlükler tespit edildi. Güvenlik prosedürlerinin ihlal edildiği belirlenen süreçte, 166 kişinin arşiv araştırması sonuçlanmadan işe başlatıldığı ortaya çıktı.

11 Milyon Liralık Doğrudan Alım Skandalı

Sayıştay'ın en dikkat çekici bulgularından biri de Kültürel Etkinlikler Şube Müdürlüğü'nün hizmet alımı sürecinde yaşandı. 2023 yılı sonunda sona eren kültür-sanat hizmet alımı ihalesinin ardından, yeni döneme ilişkin ihalenin 25 Ocak 2024'te yürürlüğe girmesiyle yaklaşık bir aylık boşluk oluştu.

Bu süreçte, etkinliklerin aksamaması gerekçesiyle 13 ayrı doğrudan temin gerçekleştirildi. İhaleye ayrılan ödeneğin tükenmesi üzerine ise 10 farklı harcama kalemi daha doğrudan temin yöntemiyle yapıldı. Toplam 10 milyon 929 bin 300 liralık bu harcamaların, mevzuatta yer alan doğrudan temin limitlerini aşmamak için parçalara bölündüğü tespit edildi.

Raporda, aynı kapsamda değerlendirilebilecek alımların "bağımsız işler" gibi gösterildiği belirtildi. Örnek olarak, "Kadınlara özel etkinliklerde dağıtılmak üzere bez çanta alımı" ile "şal alımı" işlerinin aynı nitelikte olmasına rağmen, bir gün arayla iki ayrı ihale olarak gerçekleştirildiği ortaya çıktı.

Denetçiler, bu uygulamanın Kamu İhale Kanunu'nun temel ilkelerine açıkça aykırı olduğunu kaydetti. Ayrıca, doğrudan temin yöntemiyle yapılan kültürel etkinlik harcamalarının Tasarruf Genelgesi'ni ihlal ettiği de raporda açıkça vurgulandı.

Sayıştay'ın bu kapsamlı raporu, İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nde kamu kaynaklarının yönetimine ilişkin ciddi soru işaretlerini gündeme getirdi ve denetim mekanizmalarının etkin şekilde işletilmesi gerektiğini bir kez daha gösterdi.