Coca-Cola'nın Süper Lig Sponsorluğu: 2 Dev Anlaştı, 2 Dev Reddetti
Coca-Cola'nın sponsorluk krizi: Pazar payı düştü

Türkiye Süper Lig'inde yaşanan sponsorluk krizi, küresel boykotların yerel etkilerini gözler önüne serdi. Coca-Cola'nın lig kulüplerine yönelik sponsorluk teklifleri, kulüplerin Filistin meselesine bakış açıları nedeniyle farklı sonuçlandı.

Kulüplerin Coca-Cola Kararları

Süper Lig'in iki devi Galatasaray ve Fenerbahçe, Coca-Cola'nın sponsorluk teklifini kabul ederek anlaşmaya vardı. Ancak diğer iki büyük kulüp, İsrail'e verdiği destek nedeniyle Coca-Cola ile yürütülen boykot hareketine destek verdi.

Trabzonspor Kulübü Başkanı Ertuğrul Doğan, yaptığı açıklamada kesin bir dil kullanarak: "Filistin'de binlerce çocuk katledilirken Coca-Cola ile anlaşma yapmamız bize yakışmaz" ifadeleriyle teklifi reddettiklerini duyurdu.

Kara-kırmızılı kulüp Beşiktaş'ın da aynı gerekçeyle Coca-Cola'nın sponsorluk teklifini kabul etmediği öğrenildi. Böylece dört büyüklerden ikisi küresel boykota destek verirken, ikisi geleneksel sponsorluk anlaşmasını tercih etti.

Boykotun Coca-Cola'ya Etkisi

Gazze'de devam eden süreçte İsrail'e verdiği destek nedeniyle dünya çapında boykotlarla karşı karşıya kalan Coca-Cola, Türkiye pazarında da önemli kayıplar yaşadı.

Şirketin Türkiye'deki pazar payının 2023'ten 2024'e yüzde 59'dan yüzde 54'e gerilediği tespit edildi. Bu düşüş, boykotun Türkiye'deki tüketiciler üzerinde de etkili olduğunu gösterdi.

Sponsorluk Stratejisi ve Gelecek Beklentileri

Marka yöneticilerinin, kaybettikleri pazar payını yeniden kazanmak için Türkiye'deki futbol kulüpleriyle sponsorluk anlaşmalarına yöneldiği belirtiliyor. Futbolun geniş kitlelere ulaşma gücü, şirketler için her zaman cazip bir pazarlama aracı olmuştur.

Ancak küresel siyasi gelişmelerin tüketici tercihlerini ve marka algılarını doğrudan etkilediği bu örnekte, şirketlerin geleneksel pazarlama stratejilerini yeniden değerlendirmesi gerektiği ortaya çıktı.

Süper Lig kulüplerinin bu konudaki farklı tutumları, sporun sadece bir oyun olmadığını, toplumsal ve siyasi hassasiyetlerin de spor dünyasında karşılık bulduğunu gösterdi.