Ukrayna'daki Nükleer Santralde Drone Alarmı: Tehlike Kapıda mı?
Ukrayna Nükleer Santralinde Drone Alarmı

Gerginlik yine tırmanıyor. Ukrayna'nın güneyindeki bir nükleer santralin -evet, tam da adını sıkça duyduğumuz o kritik tesisin- yakınlarında bir drone vuruldu. Olay, Rusya'nın işgal ettiği bölgede meydana geldi ve herkesi bir kez daha ayağa kaldırdı.

Resmi açıklamalar, şimdilik 'radyasyon seviyelerinde anormal bir durum yok' diyor. Ama kimse içini tam olarak rahatlatamıyor. Çünkü bu, bir ilk değil. Santral çevresinde son dönemde yaşananlar, uluslararası toplumun gözünü buraya dikmesine neden oluyor.

Peki Neler Oldu?

Olay, Ukraynalı yetkililerin 'düşürüldü' dediği bir drone ile başladı. Santralin hemen yanı başında patlayan bu araç, aslında çok daha büyük bir tehlikenin habercisi olabilirdi. Neyse ki -en azından şimdilik- ciddi bir hasar bildirilmedi. Fakat işin asıl can alıcı noktası, bu tür olayların sıradanlaşmaya başlaması.

Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu (UAEA) bile durumu yakından takip ediyor. Onlar da aynı endişeleri taşıyor. Santralin güvenliği konusunda sürekli uyarılar yapılıyor. Zira bir kaza yaşanması durumunda, sonuçları sadece Ukrayna ile sınırlı kalmayacak.

Riskler Büyüyor

Uzmanlar, nükleer tesislerin savaş bölgelerinde ne denli büyük bir risk oluşturduğunun altını çiziyor. Bu son olay, aslında bir kez daha gösterdi ki tehlike geçmiş değil. Tam aksine, her an kapımızı çalabilir.

Ukrayna yetkilileri, durumu kontrol altında tuttuklarını iddia etse de, insan ister istemez 'acaba?' diye soruyor. Çernobil'in hayaleti, hâlâ hafızalarda taze. Bir benzerinin yaşanması, kimsenin istemeyeceği bir senaryo.

Sonuç olarak, dünya yine bir nükleer krizin eşiğinden döndü denebilir. Ama bir sonraki sefere kadar. Çünkü savaş devam ettikçe, bu tesisler birer hedef olmaya devam edecek. Ve her vurulan drone, aslında hepimiz için çalan bir alarm aslında.