İnanması güç ama gerçek. Teknolojinin esiri olmuş bir genç, hayatından vazgeçme pahasına ekran başındaki yaşamını sürdürüyor. Adeta bir robota dönüşmüş durumda - ne duş alıyor ne de tırnaklarını kesiyor. İnsanı hayrete düşüren bu tablo, modern çağın karanlık yüzünü gözler önüne seriyor.
"Elimde olsa tuvalete bile gitmem" diyen gencin bu sözleri, bağımlılığın vardığı boyutu tüm çıplaklığıyla ortaya koyuyor. Sanki bir bilim kurgu filminden fırlamış gibi görünse de maalesef acı bir gerçek.
Dijital Esaret: Gerçek Hayattan Tamamen Kopuş
Telefon ve bilgisayar ekranlarına yapışıp kalmak deyimini bu genç adam tam anlamıyla hayata geçirmiş durumda. Kendi dünyasında yaşıyor - o kadar ki temel ihtiyaçlarını bile görmezden geliyor. Duş? Unutun gitsin. Tırnak bakımı? Hiç oralı bile değil.
Peki bu nasıl bir ruh hali? İnsan doğasına aykırı bu durum, teknolojinin bizi nerelere sürükleyebileceğinin canlı kanıtı adeta. Düşünsenize, tuvalet ihtiyacını bile ertelemek istiyor çünkü ekrandan bir saniye olsun ayrılmak istemiyor.
Bağımlılık mı, Hastalık mı?
Uzmanların dediğine göre bu durum artık sıradan bir alışkanlığın çok ötesinde. Öyle ki bazı psikologlar bunu "dijital eroin" olarak tanımlıyor. Genç adamın durumu da bu tanımı doğrular nitelikte - tıpkı bir uyuşturucu bağımlısı gibi gerçek dünyayla bağlarını koparmış.
Aslında hepimiz az çok biliyoruz bu hissi. Telefona bakarken zamanın nasıl geçtiğini anlamamak mesela. Ama bu gençteki durum bambaşka bir boyutta. Adeta bir uyuşturucu bağımlısı gibi - gerçek dünyayla bağlarını tamamen koparmış.
Peki Ne Yapmalı?
Bu hikaye aslında hepimiz için bir uyarı niteliğinde. Teknoloji harika bir şey evet, ama kontrolden çıktığında hayatımızı ele geçirebiliyor. Belki de kendimize sormalıyız: Biz ne kadar bağımlıyız?
Şöyle bir düşünün: Telefonunuz olmadan ne kadar dayanabilirsiniz? Bir saat? Belki on dakika? İşte mesele de bu zaten.
Uzmanların önerileri ise şöyle:
- Ekransız zaman dilimleri belirleyin
- Sosyal medyada geçirdiğiniz süreyi sınırlandırın
- Gerçek dünyada hobiler edinin
- Aile ve arkadaşlarla yüz yüze görüşmeler yapın
Bu genç adamın hikayesi belki biraz uç örnek gibi görünebilir ama aslında hepimizin kapısını çalabilecek bir tehlike. Teknolojiyi kullanmak güzel de, onun bizi kullanmasına izin vermemek lazım. Ne dersiniz, siz de kontrolü ele almayı denemek ister misiniz?
