Kim derdi ki yıllar önce okul sıralarında filizlenen o masum hisler, bir gün hayatlarının en önemli kararına dönüşecek? Ezgi Şenler'in hikayesi tam da bu inanması güç rüyanın gerçeğe dönüşmüş hali adeta.
Her şey, sosyal medyada aniden beliren bir mesajla başladı aslında. Yıllardır görüşmediği çocukluk aşkı, hiç beklenmedik bir anda çıkagelmişti. İlk başta şaşkınlık ve tedirginlik vardı tabii – kim olmasın ki? Ama sonra o eski, tanıdık hisler yavaş yavaş yeniden uyanmaya başladı.
Yılların Özlemi Bir Anda Silindi
İlk buluşma... O anki duyguları tarif etmek gerçekten kelimelerin kifayetsiz kaldığı noktalardan. Yıllar sonra tekrar karşılaşmak, o çocukluk hislerinin hiç kaybolmadığını fark etmek – insan hayatında kaç kez yaşayabilir ki böyle bir şansı?
Ezgi, o anları anlatırken sesindeki o titremeyi hissediyorsunuz adeta. "Aradan geçen onca yıla rağmen hiçbir şeyin değişmediğini anladım" diyor ve ekliyor: "O eski, saf sevgi yerli yerinde duruyordu."
Evlilik Kararı ve Mutlu Son
İlişkileri kısa sürede ciddi bir boyut kazandı – kimseyi şaşırtmayan bir şekilde. Zaten yıllar önce başlayan bir hikaye yeniden yazılıyordu çünkü. Ve nihayet o beklenen soru geldi: Evet, çocukluk aşkı Ezgi'ye evlilik teklif etti!
Düğün hazırlıkları derken, her şey olması gerektiği gibi ilerledi. Yakın arkadaşlar ve aileler – tabii ki mutluluklarına ortak olanlar – eşliğinde hayatlarının en özel gününü yaşadılar.
Şimdi? Şimdi yepyeni bir sayfa açılıyor hayatlarında. Yıllar önce başlayan bir hikayenin devamı yazılıyor aslında. Ezgi Şenler ve çocukluk aşkı, belki de hiç bitmeyen bir masalı yaşıyorlar şu an.
Kim bilir, belki de gerçek aşk hiç peşini bırakmıyordur – sadece doğru zamanı bekliyordur. Ezgi'nin hikayesi de bunun en güzel kanıtı değil mi zaten?
