
Şu hayatta bazı şeyler sayılarla ifade edilemez. Mesela bir gencin gözlerindeki heyecanı, yüreğindeki azmi ya da zihnindeki yaratıcılığı... Ne yazık ki günümüzde gençlerin değeri, sınavlardan aldıkları puanlarla ölçülüyor. Oysa ki insan, birkaç rakamın toplamından ibaret değil.
Puanların Gölgesinde Kalan Yetenekler
Düşünsenize, bir çocuk matematikte zayıf olabilir ama harika bir ressamdır. Ya da fen bilgisinden düşük not alıyordur ama insanlarla iletişim konusunda bir dahidir. Şimdi soruyorum size: Bu çocuklar başarısız mıdır? Elbette hayır!
Eğitim sistemimiz maalesef tek tip öğrenci yetiştirmeye odaklanıyor. Oysa her birey kendine özgü yeteneklerle donatılmış. Kimi sayılarla dans eder, kimi kelimelerle. Kimi renklerle konuşur, kimi notalarla.
Ölçülemeyen Değerler
Şu üç şeyi asla unutmayalım:
- Empati kurma yeteneği hiçbir sınavda ölçülmez
- Yaratıcılık, standart testlerle değerlendirilemez
- Azim ve çalışkanlık, puanlarla sınırlandırılamaz
Gençlerimiz sadece sınav sonuçlarıyla değerlendirildiğinde, aslında onlara büyük haksızlık ediyoruz. Çünkü insan denen varlık, çok daha karmaşık ve muhteşem bir yapıya sahip.
Çözüm Ne Olabilir?
Belki de şu yolları deneyebiliriz:
- Okullarda yetenek atölyeleri oluşturmak
- Öğretmenlerin öğrencileri bireysel olarak tanımasını sağlamak
- Sadece akademik başarıya odaklanmayan değerlendirme sistemleri geliştirmek
Sonuç olarak şunu söyleyebilirim: Bir gencin değeri, aldığı puanlardan çok daha fazlasıdır. Onlara sadece test sonuçlarıyla değil, tüm yönleriyle değer verdiğimizde, gerçek potansiyellerini ortaya çıkarabiliriz.