Yıldız Holding Yönetim Kurulu Başkanı Murat Ülker, kişisel blogunda insan davranışlarını ve karar alma süreçlerini mercek altına alan önemli paylaşımlarda bulundu.
Ülker, New York Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Selçuk Şirin'in yakın zamanda yayınlanan "Bakışınızı Değiştirecek 10 Deney: İnsan" kitabından hareketle, günlük kararlarımızı etkileyen görünmez faktörleri detaylı şekilde inceledi.
Karar Mekanizmalarını Anlamak
Murat Ülker, günlük hayatta verdiğimiz kararların büyük çoğunluğunun hızlı, sezgisel ve hata yapmaya oldukça açık bir sistem tarafından yönetildiğine dikkat çekiyor. Kahneman ve Tversky'nin "Beklenti Kuramı" üzerinden insan psikolojisinde kayıpların kazançlardan daha ağır hissedildiğini ve aceleci kararların hata riskini önemli ölçüde artırdığını vurguluyor.
Sosyal Psikoloji Deneyleri Işığında İnsan Davranışları
Grup içindeki davranışlarımızı anlamak için Muzaffer Şerif'in Robbers Cave deneyini örnek gösteren Ülker, iki farklı grubun kısa sürede kendi kimliklerini oluşturduğunu ve "biz-onlar" ayrımının ortaya çıktığını belirtiyor. Ancak ortak hedeflerin bu gruplar arasında iş birliği ve uyum sağlayabildiğini ifade ediyor.
Solomon Asch'in uyum deneyine de değinen Ülker, bireylerin kendi gözlemlerine güvenmek yerine çoğunluğa uyum sağlama eğiliminde olduklarını ortaya koyuyor. Tek bir farklı sesin bile grubun yönünü değiştirebileceğinin altını çiziyor.
Otorite ve Ortamın Birey Üzerindeki Etkisi
Murat Ülker, Milgram itaat deneyi üzerinden bir otoritenin etkisi altındaki insanların başkalarına zarar vermeye nasıl devam edebildiğini açıklıyor. Bu dinamiklerin modern iş hayatında ve sosyal medyada da benzer şekilde işlediğini belirtiyor.
Stanford hapishane deneyini de ele alan Ülker, sıradan insanların farklı koşullar altında şiddet ve baskı uygulamaya nasıl sürüklendiğini anlatıyor. Ortamın birey davranışlarını ne kadar derinden etkilediğine dikkat çekiyor.
Jonathan Haidt'in zararsız tabu deneylerini aktaran Ülker, ahlaki yargılarımızın çoğunlukla sezgilerimize dayandığını ve kültürel farklılıkların bu yargıları şekillendirdiğini vurguluyor.
Zihniyet ve Kişilik Üzerine Bilimsel Yaklaşımlar
Carol Dweck'in araştırmalarına değinen Ülker, sabit ve gelişen zihniyet arasındaki farkın başarılara ve çabaya olan etkisini açıklıyor. Zihniyet anlayışının eğitimden spora, iş hayatından sanata kadar geniş bir alanda sonuçlar doğurduğunu ifade ediyor.
Donald F. Fiske'nin Beş Faktör Modeli üzerinden kişiliğin bilimsel olarak nasıl tanımlandığını aktarıyor: Deneyime Açıklık, Sorumluluk, Dışadönüklük, Uyumluluk ve Duygusal Denge.
Tutsak İkilemi'ne de değinen Ülker, bireysel çıkar ve ortak yarar arasındaki çatışmayı ele alıyor. Uzun vadede işbirliği ve güvenin en kazançlı strateji olduğunun altını çiziyor.
Murat Ülker, global bir şirketi yönetirken edindiği deneyimlerle bu psikolojik bilgilerin iş hayatında ve günlük yaşamda nasıl uygulanabileceğini gösteriyor. İnsanların karar verirken hangi zihinsel kısayolları kullandığını, vicdan ve otorite arasındaki etkileşimi fark etmenin önemine dikkat çekiyor.