Karadeniz'in o enfes manzaralarını içine çeke çeke ilerleyeceğiniz bir yolculuk hayal edin. İstanbul'dan Samsun'a uzanan o muhteşem sahil yolu - ki bence Türkiye'nin en keyifli güzergâhlarından biri - tam olarak 536 kilometrelik bir şiir gibi.
Evet, yanlış duymadınız! Bu yol sadece A noktasından B noktasına gitmek değil, adeta bir terapi seansı. Her virajda Karadeniz'in mavisiyle kucaklaşıyorsunuz, yeşilin her tonunu görüyorsunuz.
Peki Bu Keyifli Yolculuk Ne Kadar Sürüyor?
Aslında bu sorunun cevabı tamamen sizin yolculuk felsefenize bağlı. Trafik canavarı uyumuyorsa ve hız limitlerine sadık kalırsanız, 7-8 saatte varıyorsunuz. Ama şunu itiraf edeyim: Bu yolda hızlı gitmek büyük kayıp!
Çay molaları, fotoğraf molaları, 'şu manzaraya bir daha bakayım' molaları... Bence bu yolculuğu en az 9-10 saate yayın. Hatta mümkünse bir gece konaklayın. Pişman olmazsınız!
Rotanın Altın Kuralları
- Kesinlikle kamera veya telefonunuz şarj dolu olsun - pişman olursunuz
- Yağmurluk ya da şemsiye arabanızda bulunsun - Karadeniz bölgesi deyince...
- Ara ara mola verip balık-ekmek yemeden geçmeyin
- Yol kenarındaki köy pazarlarını es geçmeyin - organik ürünler için harika fırsat
Bu yolculuk öyle standart bir ulaşım değil, adeta bir deneyim. Her kilometresinde ayrı bir hikâye saklı. Kimi zaman sisli dağlar arasında kaybolacaksınız, kimi zaman masmavi deniz size eşlik edecek.
Yol durumuna gelince... Son yıllarda yapılan iyileştirmelerle oldukça konforlu. Ama yine de Karadeniz havasının sürprizlerine hazırlıklı olun. Aniden çıkabilen sis, yağmur... Hepsi yolculuğun bir parçası!
Bana sorarsanız, bu yolu sadece ulaşım için değil, ruhunuzu dinlendirmek için kullanın. O manzaraların, o havanın, o insanların hakkını verin. Unutmayın: Varış noktası kadar yol da önemli!
