
İstanbul'da genç Hilal K.'yi hunharca katleden zanlının geçmişi, adeta bir korku filmini andırıyor. Adliyedeki kayıtlar, bu caninin daha önce de benzer suçlara karıştığını gösteriyor. Neredeyse bir 'suç makinesi' gibi işlediği eylemler, uzmanları bile şaşkına çevirdi.
Olayın detaylarına bakıldığında, zanlının adli kontrol altındayken bile suç işlemeye devam ettiği ortaya çıktı. Sanki durmak bilmeyen bir makine gibiydi. Bu nasıl mümkün olabilir? Yetkililer bu soruya yanıt arıyor.
Adliyedeki Şok Edici Kayıtlar
Zanlının dosyasını inceleyen savcılık, daha önceki suçlarının da aynı derecede vahşice olduğunu tespit etti. Üstelik sadece birkaç yıl içinde onlarca suç kaydı bulunuyor. Bu kadar kısa sürede bu kadar çok suç nasıl işlenir? Akıllara durgunluk veriyor.
Adli tıp raporları, zanlının psikolojik profilinin son derece rahatsız edici olduğunu gösteriyor. Uzmanlar, "Bu kadar çok suçu işleyebilmek için adeta programlanmış gibi" yorumunu yapıyor. Gerçekten de öyle mi?
Ailenin Acısı ve Adalet Beklentisi
Hilal'in ailesi ise yaşadıkları bu travmayla baş etmeye çalışıyor. "Artık adalet istiyoruz" diyen aile fertleri, zanlının en ağır cezayı almasını umut ediyor. Peki Türk adalet sistemi bu kadar çok suçu işleyebilen birine karşı ne yapacak?
Son gelişmeler, zanlının yeniden yargılanabileceğini gösteriyor. Eski suçlarıyla birleştirilecek yeni davalar, ömür boyu hapis cezasına çarptırılma ihtimalini güçlendiriyor. Toplum olarak hepimiz, böyle canilerin bir daha asla özgür kalmamasını diliyoruz.
Bu olay, adalet sistemimizdeki bazı eksiklikleri de gözler önüne serdi. Belki de artık 'suç makineleri'ni durduracak yeni önlemler almanın zamanı gelmiştir. Ne dersiniz?