
Gece yarısına doğru Samsun’un kanayan yarası yeniden deşildi. 19 Mayıs Stadı’nın hemen yanı başında, o her zamanki kalabalığın içine ani bir karanlık çöktü. Birdenbire patlayan silah sesleri, coşkulu taraftar grubunu korku ve paniğin içine attı.
Olay anını gören bir tanık, “Bir anda her şey altüst oldu,” diyor, sesi hâlâ titreyerek. “İnsanlar birbirine girdi, bağrışmalar, koşuşturmalar… Sonra yerde yatan birini gördük. Kanlar içindeydi.”
Kaos ve Korku Anları
Silahlı saldırganlar – kimlerdi, kaç kişiydiler, bilen yok – olay yerinden hızla uzaklaşmayı başardı. İşin en tuhaf tarafı? Her şey o kadar hızlı oldu ki kimse nasıl kaçtıklarını tam olarak göremedi. Belki de kimse bakamadı; çünkü herkes yaralı arkadaşına odaklanmıştı.
Ambulanslar ve polis ekipleri kısa sürede bölgeye ulaştı. Ağır yaralı genç, olay yerinde yapılan ilk müdahalenin ardından hastaneye kaldırıldı. Hayati tehlikesi var mı? Şu an için net bir şey söylemek zor, ama durumunun ciddiyeti ortada.
Soruşturma Derinleşiyor
Polis, saldırının nedenini ve fail ya da failleri tespit etmek için geniş çaplı bir çalışma başlattı. Bölgedeki güvenlik kamerası kayıtları inceleniyor, tanıklarla görüşmeler yapılıyor. Acaba bu, iki grup arasında süren gerginliğin bir sonucu mu, yoksa tamamen beklenmedik bir saldırı mı? Sorular çok, cevaplar henüz yok.
Samsunspor taraftarları ise hem öfke hem de endişe içinde. Sosyal medyadan yaptıkları açıklamalarda, yetkilileri adalet konusunda hassas olmaya çağırıyorlar. “Artık bu tür olayların son bulmasını istiyoruz,” diyorlar, “futbol sevdamızın gölgelenmesine izin vermeyeceğiz.”
Bu olay, maç günlerinde stad çevresindeki güvenlik önlemlerinin yeterliliği konusunu bir kez daha gündeme getirdi. Sizce önlemler yeterli mi? Yoksa sporun bu karanlık yüzüne dur demek için daha radikal adımlar mı atılmalı?