
Dünya, adeta silahlara boğuluyor. Birleşmiş Milletler'in açıkladığı son veriler, küresel askeri harcamaların tarihin en yüksek seviyesine ulaştığını gözler önüne serdi. Rakamlar o kadar büyük ki, insanın aklı almıyor gerçekten.
BM Asya ve Pasifik Ekonomik ve Sosyal Komisyonu (UNESCAP) tarafından yayınlanan raporda, bu savurganlığın aslında hepimizin geleceğini nasıl tehlikeye attığı anlatılıyor. Barışı ve kalkınmayı hedefleyen küresel taahhütler, giderek artan bir silahlanma yarışının gölgesinde kalıyor.
Paralar Nereye Gidiyor?
Askeri harcamalardaki bu kontrolsüz artış, kaynakların çarpıcı bir şekilde yanlış yönlendirildiğini gösteriyor. İnsani kalkınma, eğitim, sağlık ve iklim kriziyle mücadele gibi hayati alanlara ayrılması gereken fonlar, adeta savaş makinesini beslemek için kullanılıyor. Bu, kolektif bir intihardan başka ne olabilir ki?
Rapor, bu eğilimin sürdürülebilir kalkınma hedeflerine ulaşma çabalarını ciddi şekilde baltaladığının altını çiziyor. Yani, daha iyi bir dünya hayal ederken, bir yandan da onu yok etmek için para harcıyoruz. İronik, değil mi?
BM'den Sert Çıkış
BM yetkilileri, bu gidişata dur demek için uyarılarını artırıyor. Artan askeri harcamaların, uluslararası barış ve güvenliği sağlama çabalarını zayıflattığı konusunda hemfikirler. Bu durum, özellikle de zaten kırılgan olan bölgelerdeki istikrarsızlığı daha da körüklüyor.
Peki ya çözüm? Raporda, kaynakların yeniden yönlendirilmesi ve çatışmaların diplomatik yollarla çözülmesi için küresel iş birliğine vurgu yapılıyor. Silahlara yapılan yatırımın, aslında barışa yapılan bir yatırımdan çok daha pahalıya mal olduğu gerçeğiyle yüzleşmemiz gerekiyor.
Sonuç olarak, dünya liderlerinin acilen harekete geçmesi şart. Gelecek nesillere borcumuz, onlara daha yeşil, daha adil ve daha güvenli bir gezegen bırakmak. Bunun yolu da silahlanmaya değil, insanlığın ortak refahına yatırım yapmaktan geçiyor. Umarım bu uyarılar, gereken yerde yankı bulur.