Dünya siyaset sahnesinde yankılanan o ses yine duyuldu. BM Genel Sekreteri Antonio Guterres, İsrail'in son dönemdeki askeri operasyonlarına ilişkin olarak kelimenin tam anlamıyla isyan etti. Adeta diplomatik nezaketin sınırlarını zorlayan bir dille konuştu.
Guterres'in sözleri öyle sıradan bir diplomatik tepkinin çok ötesindeydi. "İnsanlık adına karanlık bir leke" ifadesini kullanması, durumun vahametini gözler önüne seriyordu. Sanki uzun süredir biriken öfke patlamıştı.
Uluslararası Topluma Sert Çağrı
Peki neydi bu kadar sert konuşmaya iten? Görünen o ki, son dönemde yaşananlar artık dayanılır gibi değildi. Guterres, uluslararası toplumu adeta uykuya dalmakla suçluyordu. "Daha ne kadar seyirci kalacağız?" sorusu, odadaki filin adını koyuyordu.
Şu an dünya üzerinde -inanması güç ama- insan hakları ihlallerinin en yoğun yaşandığı bölgelerden birinde durum giderek kötüleşiyor. Ve kimse elini taşın altına koymuyor.
Diplomasinin Sınırları Zorlanıyor
Geleneksel diplomasinin soğuk ve mesafeli dilinden sıyrılan bir ton vardı Guterres'in konuşmasında. Sanki bire bir her bir devlet liderine sesleniyor gibiydi. "Artık yeter" demek istiyordu ama diplomatik nezaket bunu söylemeye izin vermiyordu.
Aslında olan biteni anlatmak için tek bir kelime yeterli: trajedi. Fakat Guterres bunu en etkili şekilde ifade etmenin yollarını arıyordu. Belki de en zoru buydu - insanlığın yaşadığı acıyı kelimelere dökmek.
Sonuçta ortada acı bir gerçek var: Dünya, insan hakları konusunda sınıfta kalmış durumda. Ve Guterres bunu yüksek sesle söyleyen nadir isimlerden biri.
